قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : أَيُّمَا مُؤْمِنٍ أَطْعَمَ مُؤْمِنًا عَلَى جُوعٍ أَطْعَمَهُ اللهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مِنْ ثِمَارِ الْجَنَّةِ. (ت)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : حنكى مؤمن ، بر مؤمنين آجليغنى كيدريرسه الله تعالى دان قيامت كونى جنت ميولرى ايله اونى دويورور . "
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “ Hangi mümin, bir müminin açlığını giderirse Allâhü Teâlâ da kıyamet günü cennet meyveleriyle onu doyurur.”
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 09 Ramazan 1443 Fazilet Takvim
YEMEK İKRAM ETMENİN FAZİLETİ
Fakirlere ve müsafire yemek yedirmek, İslâm’ın güzel ahlâkındandır ve Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sünnetidir. Bunda Cenâb-ı Hakk’a tevekkül manası da vardır. Zira elindeki nimetlerden insanlara ikram etmek, “Allâhü Teâlâ bana yine verir” demektir. Hem Müslümanlara şefkattir. Yemek ikram eden kimsenin bu sebeple müttakîler zümresinden olması umulur.
Cenâb-ı Hak, Cennet ehlini medhederek buyurmuştur ki -meâlen-: “(İmanlarında sadık ve Allâhü Teâlâ’ya itaatkâr olan müminler) miskîne, yetime, esire seve seve yemek yedirirler. Biz, size ancak Allah rızâsı için yediriyoruz. Sizden bir karşılık ve bir teşekkür istemeyiz, derler.” (İnsân Sûresi, âyet 8-9) Bu âyet-i kerîmeden dolayı Hazret-i Âişe (r. anhâ) validemiz, fakirlere sadaka gönderip sadakayı götüren kimse döndüğü zaman, “O fakir bir şey söyledi mi?” diye sorardı. Eğer o fakir kimse bir hayır duada bulundu ise Hazret-i Âişe validemiz de ettiği duanın aynıyla o fakire dua ederdi ki, verdiği sadakanın sevabı kendisi için Allah katında hâlis kalsın.
Yemek yedirmenin fazileti çoktur. Hazret-i Âişe radıyallâhü anhâ vâlidemiz, “Bir kap bile olsa yemek ikram etmek için din kardeşlerimi bir araya toplamak, bana bir köle âzât etmekten daha sevgilidir” buyurmuştur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır:
“Bir kimse fakir ve müsafire yemek ikram ettiğinde, o ikram sofrası kurulu olduğu müddetçe, melekler o ikram sahibi için istiğfâr ederler.”
“Kul, üç şeyden dolayı hesaba çekilmez; sahur yemeği, iftar yemeği ve (din) kardeşleri ile beraber yediği yemektir.”
“Size bir müsafir geldiği vakitte, ona ikram ediniz! Muhakkak cennette köşkler vardır ki; içi, dışından ve dışı, içinden görülür. O köşkler, sözü tatlılıkla ve nezâketle söyleyen, yemek ikram eden ve insanlar uykuda iken gece namaz kılan kimseler içindir.”
“Bir kimse, din kardeşine doyuncaya kadar yemek ikram etse veya kanıncaya kadar su verse, Allâhü Azîmüşşân, o kimseyi cehennemden yedi hendek uzak kılar ki her iki hendeğin arası beş yüz senelik yoldur.”
Hasan-ı Basrî (rah.), “Bir kimse, babası ve anasının ihtiyaçları için harcadığı maldan ve din kardeşine yedirdiği yemekten hesaba çekilmez.” diye buyurmuştur.
Hicrî: 09 Ramazan 1443 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder