İLİM RÜTBESİ RÜTBELERİN EN YÜCESİDİR”

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لَا حَسَدَ إِلَّا فِي اثْنَتَيْنِ رَجُلٌ آتَاهُ اللهُ الْقُرْآنَ فَهُوَ يَقُومُ بِهِ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النَّهَارِ وَرَجُلٌ آتَاهُ اللهُ مَالًا فَهُوَ يُنْفِقُهُ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النَّهَارِ. (م)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  :  شو إيكى كشنين دشنده هيج كمسيه حسد أدلمز : اللهيك كندسنه قرآن ( ين علمنى ) إحسان أتديكى ، كجه وكوندز دواملى اونى اوقويوب ، اونونله عمل أدن كمسه إيله اللهيك كندسنه مال إحسان أديب ، كجه وكوندز دواملى بو مالى ( الله يولنده ) حارجايان كمسه در  . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  “ Şu iki kişinin dışında hiç kimseye hased edilmez: Allâh’ın kendisine Kur’ân(’ın ilmini) ihsan ettiği, gece ve gündüz devamlı onu okuyup, onunla amel eden kimse ile Allâh’ın kendisine mal ihsan edip, gece ve gündüz devamlı bu malı (Allah yolunda) harcayan kimsedir.”

(Sahîh-i Müslim)

Hicrî:   11   Safer    1443    Fazilet Takvim

 

“İLİM RÜTBESİ RÜTBELERİN EN YÜCESİDİR”

 

Beşeriyeti, zulmetten nura çıkarmak için gönderilen Kur’ân-ı Kerîm’de “Allah” ism-i celîlinden sonra en çok geçen kelimelerden birinin de ilim ve ilim manâsını ifade eden kelimeler olduğu görülür. Hazret-i Allah (meâlen):

“Habîbim! De ki: Hiç bilenler ile bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer Sûresi, âyet 9) buyurarak ilmin ve âlimin mutlak üstünlüğünü beyan buyurmuştur.

Resûlullah Efendimiz (s.a.v): “Ya âlim ol ya talebe ol ya dinleyen ol veyahut bunları seven ol. Beşincisi olma, yoksa helâk olursun.” buyurmuşlardır.

Abdullah bin Mübârek (rah.) sadakasını, malının zekâtını başka beldelere gönderiyordu. Bunun sebebi sorulunca şöyle buyurdu:

“O beldelerde dinî ilimleri tahsil eden sadık ve faziletli insanlar tanıyorum. İnsanlara faydalı olmak için çok güzel ilim öğrendiler. Öyle ki ilim onları ihtiyaçlarını karşılamaktan alıkoydu da muhtaç kaldılar. Şâyet biz onları ihmal edersek, onlara zekât ve sadaka vermezsek, ilimleri zâyi olur. Ama biz onlara yardım edersek, ihtiyaçlarını karşılarsak onlar da Ümmet-i Muhammed’e ilim öğretirler, ilmi yayarlar. Peygamberlik rütbesinden sonra, Allâhü Teâlâ’nın emrettiği ilmi öğretmekten daha faziletli bir rütbe bilmiyorum.”

 

BEYİT:

 

İlim bir lücce-i bî sâhildir.

Anda âlim geçinen câhildir. (Nâbî)

(İlim, sahili olmayan bir denizdir. Onda âlim geçinen cahildir.)

 

FIKIH: BİR MESELE:

 

Bir kimse hayatında bir evladına, tasarrufta bulunmak üzere bir miktar mal vermiş ve bu mal tasarruf neticesinde artmış olsa bakılır; eğer bu malı baba, evladına tamamen hibe etmiş ise hepsi evladının olur. Bilakis, baba kendisi için tasarruf etmesi, mesela ticarette bulunması maksadıyla vermiş ise bunlar vârislerine intikal eder.

Hicrî:   11  Safer    1443    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"