قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ أَحَبَّ جَمِيعَ أَصْحَابِي
وَتَوَلَّاهُمْ وَاسْتَغْفَرَ لَهُمْ جَعَلَهُ اللهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مَعَهُمْ
فِي الْجَنَّةِ. (كنز)
رسول الله أفندمز ( صلى الله عليه وسلم ) ،" كيم
بنم أصحابمن تمامنى سَوَرْ ، اونلرى دوسط أدينر و اونلر إيجن إستغفارده بولونورسه
الله تعالى قيامت كونى او كمسي جنتده اونلرله برابر حشره در ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kim benim ashâbımın tamamını sever, onları dost edinir ve onlar için istiğfârda bulunursa Allâhü Teâlâ kıyâmet günü o kimseyi cennette onlarla beraber haşreder.”
(Kenzü’l-Ummâl)
(Kenzü’l-Ummâl)
Hicrî: 06 Recep 1440 Fazilet
Takvimi
BEDİR ASHÂBININ FAZÎLETİ
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) Mescid-i Harâm’da Bilâl, Suheyb, Ammâr (r. anhüm) gibi fakir olan Müslümanlardan bazıları ile oturuyorlardı. Ebû Cehil, Kureyş’ten bir takım avenesi ile beraber yanlarından geçerken: “Muhammed (aleyhissalâtü vesselâm) şunların mı cennetin hükümdarları olacağını zannediyor?” diyerek o fakir Müslümanlar ile alay etmişti. Allâhü Teâlâ, Bedir Harbi günü ona yapacağını yapmış ve onlarla alay etmesinin cezasını vermiş idi.
Muhakkak Allâhü Teâlâ, Bedir Harbi’ne katılan Müslümanlara rahmet ve mağfiret nazarıyla bakmış ve onlar için “Dilediğinizi yapınız, muhakkak ben sizi mağfiret eyledim.” buyurmuştu. Bu sözden maksat onlara olan inâyetini ve onların rütbelerinin yüceliğini beyan etmektir. Yoksa her türlü işte onlara ruhsat vermek değildir.
Hasan-ı Basrî Hazretleri buyurdu ki:
“Ben Bedir Muhârebesi’ne katılmış yetmiş Ashâb ile görüştüm. Onlar, Allâhü Teâlâ’nın kendilerine helâl kıldığı şeylerde, sizin haram kılınan şeylere gösterdiğinizden daha fazla zühd üzere idiler. Onların belâya olan sevinçleri, sizin râhata olan sevincinizden daha fazla idi. Şâyet onları görse idiniz hepsini mecnun zannederdiniz. Onlar sizin en hayırlılarınızı görse idi, onların âhiretten hiçbir nasîbi olmadığını söylerlerdi. Sizin şer ve fesat ehli olanlarınızı görseler idi onların hesap gününe inanmadıklarına hükmederlerdi. Onlara helâl olan bir mal verilse kalplerinin bozulmasından korkarak onu almaktan kaçınırlardı.” (Rûhu’l-Beyan)
Râfi’ bin Hadîc (r.a.) rivayet etmiştir ki:
“Cebrâîl Aleyhisselam, Resûlullah Efendimize (s.a.v.):
‘Sizin yanınızda Bedir Harbi’ne katılan Müslümanların hâli nasıldır?’ diye sordu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.):
‘Onlar bizim en hayırlılarımızdır.’ buyurdular. Bunun üzerine Cebrâîl Aleyhisselam: ‘Aynı şekilde melekler arasında, Bedir’e katılanlar da bizim en hayırlılarımızdır.’ dedi.”
(Târîh-i Dımaşk)
Hicrî: 06 Recep 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder