22 Mart 2019 Cuma

ASHÂB-I BEDİR…Hârice bin Zeyd (radıyallâhü anh)



قَالَ اللهُ تَعَالَى: يَا اَيُّهَا الَّذِينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْ اِلَى اللهِ مَرْجِعُكُمْ جَمِيعًا فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ. (سورة المائدة، ۱۰٥ )
الله تعالى شويله بيوردى ( مآلاً )   ."  أى إيمان أدنلر ! سزلر كندى نفسلرى نز ( يك إصلاحنه ) باقنز سز ( منفردن و طوبلو اولرق ) هدايت اؤزه ره اولديغونوز تقديرده ’ ضلالته دوشنلر سزه بر ضرار وره مز . هبنزين دونوب واراجاغى نهايت الله تعالى در . اوده او وقت هر نه يابطيسه نز سزه خبر وره جكدر ."
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “Ey îmân edenler! Sizler kendi nefisleriniz(in ıslâhın)a bakınız. Siz (münferiden ve toplu olarak) hidâyet üzere olduğunuz takdirde, dalâlete düşenler size bir zarar veremez. Hepinizin dönüp varacağı nihâyet Allâhü Teâlâ’dır. O da, o vakit her ne yaptıysanız size haber verecektir.” 
(Mâide Sûresi, âyet 105)
Hicrî:   15  Recep   1440  Fazilet Takvimi 

ASHÂB-I BEDİR…Hârice bin Zeyd (radıyallâhü anh)

 
Ensâr’dan ve Hazrec Kabîlesi’nden olup künyesi Ebû Zeyd’dir. Hârice Hazretleri, sahâbe-i kirâmın büyüklerindendir. İkinci Akabe Bey‘ati’nde ve Bedir Gazâsı’nda bulunmuştur. Uhud Gazâsı’nda şehîd olmuş, amcazâdesi Sa‘d bin Rebî‘ Hazretleriyle bir kabre defnolunmuştur.
Muhâcirlerle Ensâr arasındaki kardeşlik sırasında Hazret-i Ebûbekir (r.a.) ile kardeş olmuşlardır. Bir rivâyete göre Hazret-i Ebûbekr-i Sıddîk hicret ettiğinde Hârice Hazretlerinin evine yerleşmiş idi.
Hazret-i Ebûbekr-i Sıddîk, Hârice’nin (r.a.) kızı Habîbe ile evlendi. Nitekim Hazret-i Ebûbekir’in kızı Ümmü Gülsûm ondan doğmuştur.
Hârice (r.a.), Bedir’de müşriklerin elebaşlarından Ümeyye ile çarpışmış, onu yaralamıştı. Uhud Gazası’nda ise on küsür yara almıştı. Müşriklerden Ümeyye’nin oğlu Safvan onu şehîd etti.
 
UHUD ŞEHÎDLERİNİN NAKLİ
 
Câbir bin Abdullah (radıyallâhü anh) anlattı: “Hazret-i Muâviye’nin halîfeliği zamanında, ihtiyaçtan dolayı Uhud’da şehîdlikten su geçirilmesi îcab etti. Medîne’de: ‘Uhud’da şehîdi olanlar şehitlerinin kabrinin yanına gitsinler.’ diye ilan olundu. Biz de topluca Uhud’a gittik.
Şehitleri kabirlerinden çıkardığımızda şehîd oldukları ilk günkü gibi cesetlerinin hiç bozulmamış olduğunu gördük.” Diğer bir rivâyette şu ilâve vardır:
“Onlar sanki uykuda gibi idiler. Bir kürek Hazret-i Hamza’nın ayağına isâbet etti ve ayağından kan aktı.”
Hâlbuki Uhud Gazâsı ile bu hâdise arasında kırk küsur sene geçmişti. Kabirleri açıldığında etrafa misk kokusu yayılmıştı. Sonra onları bugünkü yerlerine (Cennetü’l-Bakî’ye) defnettiler.
Ebû Saîd el-Hudrî Hazretleri de bu hâdiseyi naklettikten sonra: “Hiç kimse bundan sonra (şehîdlerin kabirlerinde diri olduklarını) inkâr edemez.” demiştir.
Hicrî:   15  Recep   1440  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder