قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ اللهَ عَزَّ وَجَلَّ
أَوْحَى إِلَيَّ أَنْ تَوَاضَعُوا حَتَّى لَا يَفْخَرَ أَحَدٌ عَلَى أَحَدٍ. (ه)
رسول الله أفندمز ( صلى الله عليه وسلم ) ،" محقق
الله عز وجلله ، بانه ( شويله سويلمه مى ) وحى أتدى : متواضع اولونوز . حتى هجبر
كمسه ديكر بر كمسيه قارشى اؤونمسيك ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak Allâh Azze ve Celle, bana (şöyle söylememi) vahyetti: Mütevâzı olunuz. Hatta hiçbir kimse diğer bir kimseye karşı övünmesin.”
(Sünen-i İbn-i Mâce)
(Sünen-i İbn-i Mâce)
Hicrî: 25 Cemaziyelahır 1440 Fazilet
Takvimi
ŞÂH-I NAKŞİBEND HAZRETLERİNİN TEVÂZUU
Silsile-i Sâdât’ın on beşinci halkası olan Hâce Muhammed Bahâüddin Nakşibend (kaddesallâhü sırrahü’l-azîz) Hazretleri, 718 (M. 1318) senesinde Buhârâ yakınlarında, Kasr-ı Hinduvan (Yeni ismi Kasr-ı Ârifân) köyünde dünyaya geldi. Seyyiddir; neseb-i şerîfleri, İmam Câfer-i Sâdık Hazretleri vâsıtasıyla Hazret-i Ali’ye (k.v.) ulaşır.
Hâce Bahâüddin Nakşibend Hazretleri çok mütevâzı idi. Bir dostu evine gelse, ona bizzat kendisi hizmet eder ve her çeşit ihtiyacı ile alâkadar olurdu. Müsâfir gelen dostunun bineğiyle dahi çok alakadar olurdu. Ta ki o dostunun aklı, bineğinde kalmasın.
Eğer Hâce Bahâüddin Hazretleri, bir dervişin evini teşrif buyursalar, o dervişin çocuklarının, diğer yakınlarının ve hizmetçilerinin hâllerini sorar, her birinin bir şekilde hatırlarını hoş ederek iltifatlarına mazhar buyururlardı. Hatta o ev sahibinin hayvanlarını da sorar, onlara lüzumlu şefkat ve merhameti gösterirlerdi.
Hâce Bahâüddin (k.s.) Hazretlerinin bu güzel ahlâkından, evine vardığı dervişin komşu, dost ve tanıdıkları da hissedâr olup, Şeyh Hazretleri her birine Hak yolunda rehber olurlardı.
Hâce Bahâüddin Hazretlerinin ihsan ve ikramları da en yüksek derecede idi. Kim bir hediye getirse, Hazret-i Resûl-i Ekrem’in (sallallâhü aleyhi ve sellem) sünnetine tâbi olup o hediyenin aynısı veyahut bir benzerini o kişiye hediye ederlerdi.
Bu husûsiyetler, sohbetlerinin bereketiyle kendisine tâbi olanlarda da görülürdü. Bu şekilde amel eden müritleri, amellerinin faydalı netîcelerini görüp, kendi bağlılıklarını her yerde göstererek ikrâmsever davranırlardı. Eğer evlerine bir dost ve müsafir gelse pek az külfetle yemek hazırlayıp yedirir, elinden gelen her türlü ikrâmı yaparlardı.
Hâce Hazretleri ziraat yapar; kendisi ekip biçerek geçimini sağlardı.
Hicrî: 25 Cemaziyelahır 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder