قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : أَعْدَى عَدُوِّكَ نَفْسُكَ الَّتِي بَيْنَ جَنْبَيْكَ. (الزهد)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : سنيك أك بيوك دشمانيك ، ( مركزى ، إيكى قاشنيك آراسنده اولوب ) بتون وجودونى صاران نفسندر . ’’
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “Senin en büyük düşmanın, (merkezi, iki kaşının arasında olup) bütün vücudunu saran nefsindir.”
(Beyhakî, ez-Zühd)
Hicrî: 20Cemâziyelâhir 1446 Fazilet Takvim
İMÂM ŞÂFİÎ HAZRETLERİNİN NASİHATLERİ
İmâm Şâfiî (rah.) bir gün, Halife Harun Reşid’le görüşmek için saraya gitti. Halife’nin yanında hizmetçilerinden birisi de vardı. Hizmetçi, İmâm Şâfiî’yi, Halife’nin evlatlarının hocası olan Ebû Abdüssamed’in yanına oturttu. Sonra İmâm Şâfiî’ye: “Bunlar Halife’nin çocukları, şu da onların hocasıdır. Onlara nasihatte bulunsanız.” dedi. İmâm-ı Şâfiî (rah.) da, hocalarına dönerek buyurdu ki:
“Halife’nin çocuklarını ıslah etmeye başlamadan önce ilk işin, kendi nefsini ıslah etmek olsun. Çünkü onların hataları ve kusurları, senin iki dudağının arasındadır. Senin güzel gördüğün şeyi, onlar da güzel görür. Yine senin terk ettiğin şeyi, onlar da terk eder. Onlara Allâhü Teâlâ’nın Kitâb’ını öğret. Fakat bu husûsta onlara fazla sert davranma ki bıkkınlık hissetmesinler. Tamamen de salıverme ki ondan uzaklaşmasınlar. Sonra onlara en güzel ve hikmetli sözleri öğret. İlimlerini pekiştirip sağlamlaştırıncaya kadar onlara ilmin dışında başka şeyden fazlaca bahsetme. Çünkü çok sözün bazısı, diğer bazısını unutturur.
GAFLET UYKUSUNDAN UYANMAK
Şeyh Sâdi-i Şîrâzî demiştir ki: Bir kervanla seyahatim esnasında bir gece Fiyd Sahrası’nda uykuya dalmıştım. Beni böyle gören bir yolcu yanıma gelip devesinin yuları ile başıma vurdu ve dedi ki: “Ne yapıyorsun? Sen ölmek mi istiyorsun? Giden kafiledeki hayvanların boynundaki çıngırakların sesini duyuyorsun da yine uykudan başını kaldırmıyorsun. Ben de senin gibi tatlı uykuya dalmak isterim. Benim de uykum var. Fakat önümüzde müthiş bir çöl var, onu geçmek lâzım, sen de gaflet ederek kervandan geri kalırsan artık istenilen menzile nasıl kavuşacaksın?”
Yolda uyuyup kalanlar, başlarını uykudan kaldırdıkları zaman, yolcuların kaybolmakta olan izlerinden başka bir şey göremezler. Erkenden uyanıp kalkan yolcu, diğerlerini geçerek yolunu almış olur. Geride kalan ise kurda kuşa yem olup hayata veda edebilir. Ölecek yahut helâk olacak bir hâle düştükten sonra uyanmakta ne fayda var?
Hâsılı kelâm; dünyada iken âhiret azığını hazırlamaya gayret etmeli, ömrü gafletle geçirmemelidir.
Hicrî: 20Cemâziyelâhir 1446 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder