قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّ اللهَ وَهَبَ لِأُمَّتِي لَيْلَةَ الْقَدْرِ وَلَمْ يُعْطِهَا مَنْ كَانَ قَبْلَهُمْ. (فر)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : محقق الله تعالى ، أؤنجكى أمتلره ورمديكى قدر كجه سنى ، أمتمه إحسان أتدى . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak Allâhü Teâlâ, önceki ümmetlere vermediği Kadir Gecesi’ni, ümmetime ihsân etti.”
(Deylemî, Müsnedü’l Firdevs)
Hicrî: 15 Ramazan 1444 Fazilet Takvim
KADİR GECESİ’Nİ ARAMAK
Kadir Gecesi’nin bu ay içerisinde hangi gece olduğunun gizlenmesi, müminlerin her geceyi Kadir Gecesi bilip, her gece çokça ibadet etmeleri içindir.
İmâm-ı Şa‘rânî Hazretleri, Kadir Gecesi’nin kaçıncı gece olduğunu, Ramazân-ı şerîfin ilk gününe göre şöyle tespit etmiştir. Ramazân-ı şerîf;
• Pazar günü girerse 28’i 29’a bağlayan gece.
• Pazartesi günü girerse 20’yi 21’e bağlayan gece.
• Salı günü girerse 26’yı 27’ye bağlayan gece.
• Çarşamba günü girerse 18’i 19’a bağlayan gece.
• Perşembe günü girerse 24’ü 25’e bağlayan gece.
• Cuma günü girerse 16’yı 17’ye bağlayan gece.
• Cumartesi günü girerse 22’yi 23’e bağlayan gece.
İmâm-ı Şa‘rânî Hazretleri, 30 sene, Kadir Gecesi’yle bu usûle göre müşerref olmuşlardır. Birçok evliyâ, bu usûlle Kadir Gecesi’ni bulmuşlardır.
Kadir Gecesi’nde hava, berrâk ve güzel olur. O gece her şey, Hazret-i Allâh’a secde eder. Denizlerin suyu bir an için tatlılaşır. Müminler, afv-ı İlâhî ve mağfiret-i Sübhâniye’ye mazhar olurlar. (Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat)
Bu hesaba göre, Ramazân-ı şerîf hangi gün girerse girsin, Kadir Gecesi, cumartesiyi pazara bağlayan geceye isabet etmektedir. Ramazân-ı şerîfin ikinci yarısındaki iki cumartesi gününden 17, 19 gibi tek sayılı gecelerden biri, Kadir Gecesi olabilir.
HAYRİYYE-İ NÂBÎ’DEN
Şâir Nâbî’nin Hayriyye isimli manzum eserinden, oğluna, Ramazân-ı şerîf ayının kıymetini bildiren nasihatler:
Bî-maraz tâ ola cisminde tüvân
Eyleme fevt-i sıyâm-ı Ramazân
Savmdur kullarına lutf-i Hudâ
Savma bizzât ider Allah cezâ
(Vücudun hasta olmasını istemiyorsan sakın Ramazân-ı şerîf orucunu bırakma. Oruç, Cenâb-ı Hakk’ın kullarına bir lütfudur. Onun mükâfatını bizzat Allâhü Teâlâ verir.)
Hicrî: 15 Ramazan 1444 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder