NAMAZIN RUKÜNLERİNDEKİ HİKMETLER

 

 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:  نَوِّرُوا مَنَازِلَكُمْ بِالصَّلَاةِ وَقِرَاءَةِ الْقُرْآنِ. (هب)

رسول الله  ( ﷺ )  بيوردولر  : أولرينزى ( نافله ) نماز قلارق و قرآنى كريم اوقويارق نورلانديرينز  . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Evlerinizi (nafile) namaz kılarak ve Kur’ân-ı Kerîm okuyarak nurlandırınız.”

(Beyhakî, Şuabü’l-Îmân)

Hicrî:   13   Şevval     1442    Fazilet Takvim

 

NAMAZIN RUKÜNLERİNDEKİ HİKMETLER

 

İmâm-ı Rabbânî kuddise sirruhû Hazretleri, bir mektuplarında şöyle buyurmuşlardır:

…İyi biliniz ki namazdaki ilk tekbir (iftitah tekbiri), Allâhü Teâlâ’nın, namaz kılanların namazına ve ibadet edenlerin ibadetine muhtaç olmadığının ve O’nun büyüklüğünün alametidir. Her rukünden sonra söylenilen diğer tekbirler ise, yerine getirdiğimiz rukünlerin Cenâb-ı Hakk’a ibadet olarak lâyık olmadığına işarettir.

Rükûdaki (sübhâne rabbiye’l-azîm) tesbihinde tekbir manası da mevcut bulunduğundan rükûdan sonra tekbir getirmek emir olunmadı. İki secde ise bunun hılâfınadır. Zira secdede tesbihler bulunduğu halde secdelerin hem başında hem de sonunda tekbir getirmek emredilmiştir. Bu tekbirler bazılarının şöyle bir vehme kapılmasın içindir: ‘Secde, Allah huzurunda boyun eğmenin son haddi, tezellül ve inkisârın kemal noktasıdır. Bunu yapmakla, ibadet hakkıyla yerine getirilmiştir.’ İşte bu vehmi ortadan kaldırmak için secde tesbihinde ‘a‘lâ’ (en yüce) lafzı zikrolunmuş ve tekbirin tekrar edilmesi sünnet kılınmıştır.

Namaz, müminin mîracı olduğu için Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Mîraç Gecesi müşerref olduğu kelimeleri (yani Ettehıyyâtü duasını) namazın sonunda okumak emrolundu. O hâlde namaz kılan kimse, namazını kendi mîracı yapmalı, (Allâhü Teâlâ’ya) son derece yakın olmayı istemelidir. Zira Peygamber Efendimiz (s.a.v.): “Kulun Rabbine en yakın olduğu an, namazda olduğu andır.” buyurmuşlardır.

Namaz kılmakta olan kimse, Rabbine münâcât etmekte (yalvarmakta) ve onun azamet ve celâlini (büyüklüğünü) müşâhede etmekte olduğundan, namaz kılacağı vakitte kendisinde bir korku ve heybet hâli görülür. Binâenaleyh namaz kılanı tesellî etmek için namazın sonunda iki kere selam vermek meşru kılınmıştır…

(Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî, c. 1, m. 304)

Hicrî:   13   Şevval     1442    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"