عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ: كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا خَرَجَ يَوْمَ الْعِيدِ فِي طَرِيقٍ رَجَعَ فِي غَيْرِهِ. (ت)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : بيغمبر أفندمز ( ﷺ ) ، بايرام كونى ( بايرام نمازنه ) بر يولدان كتديكى زمان ، باشقه بر يولدان دونردى . "
Ebû Hüreyre radıyallâhü anh’ten şöyle rivâyet olundu: “Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, bayram günü (bayram namazına) bir yoldan gittiği zaman, başka bir yoldan dönerdi.”
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 01 Şevval 1442 Fazilet Takvim
RIZKI TAKSİM EDEN ALLÂHÜ TEÂLÂ’DIR
Hazret-i Allah şöyle buyuruyor (meâlen): “Allah, rızık hususunda bazınızı bazınızdan üstün kıldı.” (Nahl Sûresi, âyet 71). İçinizden bazıları zengin iken bazıları fakirdir. Bazılarınızın sahip olduğuna bazılarınız sahip olamaz. Bunların tamamı, Hazret-i Allâh’ın takdir ve taksimidir. O, zayıf, âciz ve cahil bir kimseyi, kuvvetli ve âlim olan bir zâttan daha zengin kılabilir.
Bazen insanların en zekileri ve en akıllıları, ömrünü azıcık dünya metâı kazanma yolunda tüketir de çoğu kere buna erişemez. Bazen de insanların en günahkâr ve cahil olanları için dünyada bütün kapılar açılıverir, içinden geçirdiği, hayal ettiği ve olmasını istediği birçok şey kolayca oluverir. Eğer bunlardaki sebep insanın cehaleti veya aklı olsaydı, elbette akıllı kimselerin de bu imkanlara sahip olması gerekirdi. Bunları gördükten sonra biliriz ki; bütün bunlar, Hazret-i Allâh’ın yaptığı taksim sebebiyledir.
Nitekim Mevlâmız şöyle buyuruyor (meâlen): “… Biz onların aralarında dünya hayatındaki maîşetlerini taksim ettik ve bir kısmını diğerinin üzerine dereceleri itibariyle yükselttik. Tâ ki bazıları bazısını çalıştırabilsin…”
(Zuhruf Sûresi, âyet 32)
Bu farklılıklar sadece malda mülkte de değildir. Bilakis insanlar, zekâ ve anlayışta, güzellik ve çirkinlikte, hastalıkta ve sağlıkta birbirlerinden farklıdır. Bunlar saymakla bitmez.
Fahreddîn er-Râzî Hazretleri şöyle anlattı:
“Ben, bir yolculuğum esnasında, malı mülkü çok olan bir hükümdar ile arkadaşlık ettim. Nice hayvanlar önünde olmasına rağmen bir tanesine bile binemiyordu. Nice leziz yemekler, türlü türlü meyveler önüne hazırlanıyordu lâkin hastalığından dolayı onlardan hiçbirine dokunamıyordu. Fakirlerden de öyle sağlıklı, kuvvetli olanları vardır ki belki karnını tam olarak doyuramazlar bile. Lâkin her ne kadar o hükümdarın malı mülkü, bu fakirlerinkinden fazla olsa da sıhhat ve kuvvet sahibi olmakta bu fakirler, hükümdardan daha zengindirler.”
Bize taksim etmiş olduğu nimetlere razı olabilmeyi Hazret-i Allah’tan niyaz ederiz..
Hicrî: 01 Şevval 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder