EŞ-ŞEYH SALÂHUDDÎN İBN-İ MEVLÂNÂ SİRÂCÜDDÎN (K.S.)

عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهُمَا قَالَ :  مَنْ قَرَأَ الْقُرْآنَ لَمْ يُرَدَّ إِلَى أَرْذَلِ الْعُمُرِ. (ك)‏

رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر  ، "  قرآن كريمى ( أؤكرنب ) اوقويان كمسه ، أزلى عمره ( عمرن أك آشاغسى ، رزيلى اولان باشقالرينه محتاج اولديغى جاغنداكى حالنه ) كرى دوندورولمز  . "

İbn-i Abbâs’dan (radıyallâhü anhümâ) rivâyet olundu, o dedi k: “Kur’ân-ı Kerîm’i (öğrenip) okuyan kimse, erzel-i ömre (ömrün en aşağısı, rezîli olan başkalarına muhtaç olduğu çağındaki hâline) geri döndürülmez.”

(Hâkim, el-Müstedrek)

Hicrî:   28   Cemâziyelahir     1442    Fazilet Takvim

 

EŞ-ŞEYH SALÂHUDDÎN İBN-İ MEVLÂNÂ SİRÂCÜDDÎN (K.S.)

 

Silsile-i Sâdât’ın otuz ikinci halkası olan Salâhuddîn ibn-i Mevlânâ Sirâcüddîn (k.s.) Hazretleri, 1838 yılında Kırgızistan’ın Oş şehrinde dünyaya geldiler. Babası Mevlânâ Sirâcüddîn (k.s.), Hokand medreselerinde tahsil görmüş devrinin önde gelen müderrislerinden ve Nakşibendî şeyhlerindendi. Salâhuddîn Hazretleri, İslâmî ilimleri mükemmel bir şekilde tahsil ettikleri gibi ilk zamanlarında babasına intisap ederek tasavvuf yolunda da ilerlediler.

Salâhuddîn Hazretlerinin yetiştiği devir, Türkistan’ın Rus işgaline açık hâle geldiği bir zamana tesadüf etmişti. Salâhuddîn Hazretleri, babasının işaretiyle bir müddet Hoten’de, sekiz yıl kadar da Yarkend’de, memleketi Oş’tan uzakta, hayli meşakkatli yıllar geçirdiler.

1879, 1889 ve 1909 yıllarında olmak üzere üç defa hacca giden Salâhuddîn Hazretleri, ilk haccı sırasında Medîne-i Münevvere’de Silsile-i Sâdât’ın 31. halkası olan Muhammed Mazhar Hazretleriyle görüşüp hizmetinde bulunarak kendisinden icazet almışlardır.

1908 yılında, o sırada bir medrese talebesi olan Ebu’l-Fâruk Süleyman Hilmi TUNAHAN (k.s.) (SİLİSTREVÎ) Hazretleri ile buluşmak üzere İstanbul’a geldiler. İstanbul’da zamanın padişahı Sultan İkinci Abdülhamid Han’la bizzat görüştükleri gibi Süleyman Hilmi Efendi (k.s.) Hazretlerinin yetişmesine himmet gösterdiler.

Bu ziyaret esnasında Salâhuddîn Hazretleri ile Süleyman Efendi Hazretleri birlikte Bursa’ya gitmişler, bir rivâyete göre Emir Sultan Camii’nde, bir rivâyete göre de Uludağ’da erbain çıkarmışlardır. Süleyman Efendi Hazretleri, üstazının büyük himmet ve teveccühlerine mazhar olmuşlardır.

İstanbul’a döndükten sonra Salâhuddîn Hazretleri, Sultan İkinci Abdülhamid Han ile birkaç defa daha görüşmüşlerdir.

1910 yılında Oş’ta dâr-ı bekâya irtihâl eylediler. Kabirleri Kırgızistan’ın Oş şehrinin Şark mahallesinde bulunan Sermezar kabristanlığında aile kabristanındadır.

(Silsile-i Sâdât-ı Nakşibendiyye, Fazilet Neşriyat)

Hicrî:   28   Cemâziyelahir     1442    Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"