10 Ocak 2020 Cuma

NAMAZ KÖTÜLÜKLERDEN UZAKLAŞTIRIR



قَالَ اللهُ تَعَالَى: اُتْلُ مَا اُوحِيَ اِلَيْكَ مِنَ الْكِتَابِ وَاَقِمِ الصَّلٰوةَ اِنَّ الصَّلٰوةَ تَنْهٰى عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ وَلَذِكْرُ اللهِ اَكْبَرُ وَاللهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ. (سورة العنكبوت ، ٤٥)
 الله تعالى شويله بيوردى ( مئآلا )  :    "  ( حبيبم ) كتابدان صانه وحى أدلمش اولانى اوقى و نمازنى دوس دوغرى قل . شبهه يوقكى ( صحيح ) نماز ، فحشادان ( أدبسزلكدن ) و منكردن ( عقل و شريعته اويمايان هر شيدن ) آلقويار . الله تعالى ي ذكر أتمك هر شيدن دها بيوك ( فضيلتلى بر عبادت ) در . الله تعالى نه يابارسانز بلر  . "
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “(Habîbim) Kitaptan sana vahyedilmiş olanı oku ve namazı dosdoğru kıl. Şüphe yok ki (sahih) namaz, fahşâdan (edepsizlikten) ve münkerden (akıl ve şerîata uymayan her şeyden) alıkoyar. Allâhü Teâlâ’yı zikretmek herşeyden daha büyük (fazîletli bir ibâdet)tir. Allâhü Teâlâ ne yaparsanız bilir.” 
(Ankebût Sûresi, âyet 45)
Hicrî:   15   Cemâziyelevveel   1441  Fazilet Takvimi 


NAMAZ KÖTÜLÜKLERDEN UZAKLAŞTIRIR

 
Ensârdan bir genç, beş vakit namazı Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ile beraber kılıyordu. Yine de işlediği kabahatlerden hiçbirini terk etmiyordu. Bunu Peygamberimize (s.a.v.) anlattılar. O da buyurdu ki: “Muhakkak namazı, ona kötülükleri terk ettirecektir.” Nitekim fazla vakit geçmedi; o genç tevbe edip hâlini düzeltti ve sahâbenin zâhidlerinden oldu.
Şüphe yok ki her amelin kendisine mahsus hayrı veya şerri vardır. Namazın husûsiyeti ise kalpte Allah korkusu uyandırmak ve ma’siyetten nehyetmektir.
Hadîs-i şerîfte şöyle buyuruldu: “Kimin namazı kendisini kötülükten ve hâyasızlıktan alıkoymuyorsa onun, ancak Allâhü Teâlâ’ya olan uzaklığını arttırır.” Yani namazı kendisi üzerine vebal olur.
İster farz olsun, ister nâfile olsun namaz, bedenî ibâdetlerin en fazîletlisidir. Çünkü namazda bütün kötülük ve hayâsızlıkların kaynağı olan nefs-i emmârenin ıslah edilmesi için çok büyük tesir vardır.
 (Tefsîr-i Rûhu’l-Beyan)
 
KUR’ÂN-I KERÎM OKUMANIN FAZÎLETİ
 
Hazret-i Ali (k.v.) Efendimizden rivâyet olundu: “Kim, Kur’ân-ı Kerîm’i ayakta kıldığı namazda okursa her bir harfine yüz hasene vardır. Kim oturarak kıldığı namazda okursa onun için her bir harfine, elli hasene vardır. Kim namazın dışında, abdestli olarak okursa onun için yirmi beş hasene, abdestsiz olduğu halde (yüzünden veya ezberden -mushafa dokunmadan-) okursa onun için ise yirmi hasene vardır.”
Hasan-ı Basrî (rah.) buyurdular ki: “(Nâfile) namazın hâricinde çokça Kur’ân-ı Kerîm okumak, içinde çok kırâat bulunmayan (nâfile) namazdan daha fazîletlidir.”
Nitekim fıkıh âlimleri şöyle demişlerdir: “(Namazda) kıyâmı uzatmak secdeyi çok yapmaktan daha fazîletlidir. Zîrâ Resûlullah Efendimiz (s.a.v.): ‘Namazın en fazîletlisi, kıyamı uzun olanıdır.’ buyurmuşlardır. Rükû ve secdeyi çok yapmakla tesbih çoğaltılmış olur, kırâat ise tesbihten daha fazîletlidir.
Tilâvetin (Kur’ân-ı Kerîm okumanın) en fazîletlisi abdestli olarak, kıbleye karşı ve edepli bir şekilde dizleri üzerine oturarak yapılanıdır. 
(Tefsîr-i Rûhu’l-Beyan)
Hicrî:   15   Cemâziyelevveel   1441  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder