25 Ağustos 2019 Pazar

BÎATİN MANASI



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِنَّ اللهَ أَجَارَكُمْ مِنْ ثَلَاثِ خِلَالٍ: أَنْ لَا يَدْعُوَ عَلَيْكُمْ نَبِيُّكُمْ فَتَهْلِكُوا جَمِيعًا، وَأَنْ لَا يُظْهِرَ أَهْلَ الْبَاطِلِ عَلَى أَهْلِ الْحَقِّ، وَأَنْ لَا تَجْتَمِعُوا عَلَى ضَلَالَةٍ. (د)
رسول الله  أفندمز  ( )  بيوردولر ،"     محقق الله تعالى سزى اوج شيدن قورطارمش در : بيغمبرينز سزه بددعا أتمز ده طوبلوجه هلاك اولمازسنز ، ( الله تعالى ) أهل باطلى أهل حق أؤزه رينه غالب قلماز و ضلالت أؤزرينه إتفاق أتمزسنيز ."
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Muhakkak Allâhü Teâlâ sizi üç şeyden kurtarmıştır: Peygamberiniz size bedduâ etmez de topluca helâk olmazsınız, (Allâhü Teâlâ) ehl-i bâtılı ehl-i hak üzerine gâlip kılmaz ve dalâlet üzerine ittifâk etmezsiniz.” 
(Sünen-i Ebû Dâvud)
Hicrî:   21   Zilhıcce   1440  Fazilet Takvimi   

BÎATİN MANASI

 
Bîat: İtâat etmeye söz vermek manasınadır. Hakîkatte bu: “Allah, müminlerden canlarını ve mallarını; cennet kendilerinin olmak karşılığında satın aldı…” meâlindeki Tevbe Sûresi’nin 111. âyetinin sırrıdır. Cenâb-ı Hak müşterî, nefisler ve mallar metâ, cennet para, satıcılar da Allah yolunda i’lâ-yı kelimetullâh için cihâd eden müminlerdir. Burada muâhede, îcâb ve kabul cihetinden alışverişe benzetilerek mübâyaa diye isimlendirildi.
Mübâyaa’nın manası, Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) tarafından sevap vaadi, bîat edenler tarafından da bağlılık ve itâatinin beyanıdır.
Avf bin Mâlik el-Eşcaî (radıyallâhü anh) anlattı:
7 yahut 8 veya 9 kişi olarak Resûlullah Efendimizin (sallallâhü aleyhi ve sellem) yanında bulunuyorduk. Bize hitâben -üç defa-:
“Allâh’ın Resûlüne bîat etmez misiniz?” buyurdular. Hâlbuki biz bîat etmiştik.
“Yâ Resûlallah! Size bîat ettik” dedik. İçimizden birisi:
“Ne üzerine bîat edelim?” diye sordu, buyurdular ki:
“Allâhü Teâlâ’ya ibâdet edip ona hiçbir şeyi şirk koşmayacaksınız.
Beş vakit namazı dosdoğru kılacaksınız.
Mâsiyet olmayan hususlarda emir sâhibini dinleyip itâat edeceksiniz.
-Sonra şu kelimeyi (o meclistekilere mahsus olarak) gizlice söyledi-: İnsanlardan bir şey istemeyeceksiniz.”
Râvî diyor ki: “Ben o mecliste bulunan zâtları daha sonraları da gördüm, onlar elindeki sopaları düşse onu kimseden istemez, kendileri alırlardı.” 
(Sahîh-i Müslim)
Hicrî:   21   Zilhıcce   1440  Fazilet Takvimi   


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder