قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: زَيِّنُوا أَعْيَادَكُمْ بِالتَّكْبِيرِ. (طس)
رسول الله ( ﷺ ) بيوردولر : بايراملرينزى ( تشريك ) تكبر ( ى ) إيله سوسلينز . "
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “ Bayramlarınızı (teşrîk) tekbîr(i) ile süsleyiniz.” (Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Evsat)
Hicrî: 10 Zilhicce 1442 Fazilet Takvim
VEFAT EDENLER İÇİN DUA ETMEK
Ehl-i Sünnet’e göre bir kimse, -farz olsun, nafile olsun-, (kendisi için niyet etmiş olsa bile) yaptığı ibadetin sevabını başkasına hediye edebilir. Namaz, oruç, hac, umre, sadaka ve Kur’ân-ı Kerîm’i kırâat, dua ve zikir gibi sâlih amellerin tamamının sevabı, ölünün ruhuna ulaşır ve vefat etmiş kimse bundan fayda görür.
Müslümanlar, her asırda vefat eden yakınları için Kur’ân-ı Kerîm okumuşlar ve hâsıl olan sevabı o vefat eden yakınlarına hediye etmişlerdir.
Nitekim Ensar’dan yakınları vefat edenler, kabri başında oturup onun için Kur’ân-ı Kerîm okurlardı.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: “Her kim bir kabristanlığa girip, Yâsîn Sûresi’ni okursa, Allâhü Teâlâ kabirdekilerin azaplarını hafifletir. Okuyan kimseye de orada medfun olanların adedince sevap verilir.”
Hazret-i Ali (k.v) buyurdu ki: “Kim bir kabristandan geçer de ‘Kul hüvallâhü ehad’ sûresini on bir defa okur, sonra sevabını ölülere hediye ederse, okuyana kabristandaki ölüler adedince sevap verilir.”
Ahmed bin Hanbel (rah.) buyurmuştur ki: “Kabristanlığa girdiğiniz zaman, Fâtiha-i şerîfe, muavvizeteyn (Felak-Nas) ve ‘Kul hüvellâhü ehad’ı okuyun. Sevabını orada medfun olanlara hediye edin. Muhakkak bu sûrelerin sevabı kendilerine ulaşır.”
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.), şöyle buyurmuşlardır:
“Kabirdeki ölü, boğulmakta olan kimse gibidir; oğlundan yahut kardeşinden yahut bir dostundan gelecek bir duayı bekler durur. Onlardan gelen bir dua, kabirdeki ölüye dünya ve içindekilerden daha sevgili olur.”
ATALAR SÖZÜ:
• Ana hakkı ödenmez.
• Babasına hayrı olmayanın kime hayrı olur.
• Elimizden ne gelir hayır duadan gayrı.
Hicrî: 10 Zilhicce 1442 Fazilet Takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder