قَالَ
اللهُ تَعَالَى: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذِينَ اِذَا ذُكِرَ اللهُ وَجِلَتْ
قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْهُمْ اِيمَانًا وَعَلَى
رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ. (سورة الانفال، ۲ )
الله تعالى شويله بيوردى ( مآلاً )
." (
كامل ) مؤمنلر آنجق اونلردركى الله تعالى ذكر اولنديغى وقت قلبلرى اؤربرير ،
اونلره جناب حقين لآيتلرى اوقونديغونده ( آيتلر ) اونلرين إيمانلرنى زياده لشديرير
و اونلر آنجق رابلرينه توكل أدرلر ."
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “(Kâmil) Müminler ancak onlardır ki Allâhü Teâlâ zikrolunduğu vakit kalpleri ürperir, onlara Cenâb-ı Hakk’ın âyetleri okunduğunda (âyetler) onların îmânlarını ziyâdeleştirir ve onlar ancak Rablerine tevekkül ederler.”
(Enfâl Sûresi, âyet 2)
Hicrî: 06 Şaban 1440 Fazilet
Takvimi
KÂMİL MÜMİNİN VASIFLARI
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular:
“Muhakkak şu hasletler kâmil müminin ahlâkındandır:
Dîninde kuvvetlidir, işlerini kolaylık ve yumuşaklıkla birlikte sağlam yapar, îmânında yakîn sâhibidir (îmânında şek ve şüphe olmaz).
İlim öğrenmekte hırslıdır. Sevgi ve şefkatte ölçülü davranır. İlim ile birlikte hilm sâhibidir (yani insanların câhilliklerine tahammül eder.)
Zenginlikte iktisatlıdır (yani ne israf eder, ne cimrilik yapar). Fakr u zarûret içinde dahi hâlinden şikâyetçi olmaz. Tamahkârlıktan kaçınır, rızkını helâlden kazanır.
Emredilen şeyleri güzel ve doğru yapar.
Hayırlı işlerde gayretli ve sevinçlidir.
Nefsin arzu ve isteklerinden uzak durur.
Maddi ve mânevî sıkıntı çekenlere karşı merhametlidir.
Ve muhakkak mümin, düşmanına bile zulmetmez.
Sevdiği kimse hakkında (onun günâhını görmezden gelerek) günah işlemez (onu îkaz eder).
Kendisine emânet edileni zâyi etmez. (Ne Rabb’inin emânetleri olan maddî ve mânevî nîmetleri, ne de kulların emânetlerini hebâ etmez.)
Hased etmez, insanları kötülemez.
Lânet etmez. Başkalarına çirkin lakaplar takmaz.
Namazda devamlı huşûlu, zekâtı vermekte süratli davranır.
Belâ ve musîbet zamanlarında vakur olur, bolluk zamanında çok şükreder. Elinde olana kanâat eder. Kendisine verilenden fazlasını talep etmez, hırsla mal toplamaz. İnfak etmekle emrolunduğu şeyleri yerine getirmekte cimriliği ona mâni olmaz.
(Faydalı ve hayırlı şeyleri) öğrenmek ve öğretmek için insanlara karışır, (onların hâllerini) anlamak için onlarla konuşur.
Kendisine haksızlık yapılsa Rahmân olan Hazret-i Allâh’ın yardımı yetişene kadar sabreder.”
“Muhakkak şu hasletler kâmil müminin ahlâkındandır:
Dîninde kuvvetlidir, işlerini kolaylık ve yumuşaklıkla birlikte sağlam yapar, îmânında yakîn sâhibidir (îmânında şek ve şüphe olmaz).
İlim öğrenmekte hırslıdır. Sevgi ve şefkatte ölçülü davranır. İlim ile birlikte hilm sâhibidir (yani insanların câhilliklerine tahammül eder.)
Zenginlikte iktisatlıdır (yani ne israf eder, ne cimrilik yapar). Fakr u zarûret içinde dahi hâlinden şikâyetçi olmaz. Tamahkârlıktan kaçınır, rızkını helâlden kazanır.
Emredilen şeyleri güzel ve doğru yapar.
Hayırlı işlerde gayretli ve sevinçlidir.
Nefsin arzu ve isteklerinden uzak durur.
Maddi ve mânevî sıkıntı çekenlere karşı merhametlidir.
Ve muhakkak mümin, düşmanına bile zulmetmez.
Sevdiği kimse hakkında (onun günâhını görmezden gelerek) günah işlemez (onu îkaz eder).
Kendisine emânet edileni zâyi etmez. (Ne Rabb’inin emânetleri olan maddî ve mânevî nîmetleri, ne de kulların emânetlerini hebâ etmez.)
Hased etmez, insanları kötülemez.
Lânet etmez. Başkalarına çirkin lakaplar takmaz.
Namazda devamlı huşûlu, zekâtı vermekte süratli davranır.
Belâ ve musîbet zamanlarında vakur olur, bolluk zamanında çok şükreder. Elinde olana kanâat eder. Kendisine verilenden fazlasını talep etmez, hırsla mal toplamaz. İnfak etmekle emrolunduğu şeyleri yerine getirmekte cimriliği ona mâni olmaz.
(Faydalı ve hayırlı şeyleri) öğrenmek ve öğretmek için insanlara karışır, (onların hâllerini) anlamak için onlarla konuşur.
Kendisine haksızlık yapılsa Rahmân olan Hazret-i Allâh’ın yardımı yetişene kadar sabreder.”
(Feyzü’l-Kadîr)
Hicrî: 06 Şaban 1440 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder