عَنْ
أَبِي هُرَيْرَةَ قَالَ: أَقْبَلْتُ مَعَ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ فَسَمِعَ رَجُلًا يَقْرَأُ قُلْ هُوَ اللهُ أَحَدٌ اللهُ الصَّمَدُ
فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَجَبَتْ قُلْتُ وَمَا
وَجَبَتْ قَالَ الْجَنَّةُ. (ت)
أبو هريره ( رضى الله عنه ) ده دكى : " بيغمبر أفندمر ( صلى الله عليه وسلم ) ايله كيديور دق . بر آدام "
قُلْ هُوَ اللهُ أَحَدٌ اللهُ الصَّمَدُ ( إخلاص ) سورسنى اوقوديغونى إشتنجه "
واجب اولدى " بويوردولر . بن : " نه واجب اولدى يارسول الله ؟ ده دم . " جنت "
بويوردولر ."
Ebû Hüreyre (radıyallâhü anh) dedi ki: “Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) ile gidiyorduk. Bir adamın ‘Kul hüvellâhü ehad, Allâhü’s-Samed’ (İhlâs) sûresini okuduğunu işitince “Vâcip oldu” buyurdular. Ben: “Ne vâcip oldu yâ Resûlallâh?” dedim. “Cennet” buyurdular.
(Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 14 Receb 1439 Fazilet
Takvimi
İHLÂS-I ŞERÎF SÛRESİNİN FAZÎLETİ
İhlâs-ı Şerîf sûresi Mekke-i Mükerreme’de nâzil olmuştur. Dört âyettir. İslâm îtikâdının hulâsası olan tevhîd umdesini; yani, Allâhü Teâlâ’nın birliğini ve sıfatlarını en hâlis bir sûrette bildirdiğinden dolayı bu sûreye “İhlâs-ı Şerîf” denilmiştir. Yine bütün tevhîd delîlleri hulâsa edildiği için “Tevhîd Sûresi” de denilmiştir. “Necât, Mârifet, Kulhüvallâhü ehad” gibi yirmiden fazla ismi vardır.
Bu mübârek sûrenin fazîleti pek çoktur. Sahîh-i Buhârî’de rivâyet olunan bir hadîs-i şerîf şöyledir:
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem), Ashâb-ı Kirâmdan bir zâtı, bir müfrezeye kumandan yaparak gazâya göndermişti. Bu zât maiyyetindeki arkadaşlarına kıldırdığı namazlarda her zaman ikinci rekatleri “Kul hüvallâhü ehad” sûresi ile bitirirdi.
Müfreze askerleri, gazâdan döndüklerinde, kumandanın bu âdetini Resûl-i Ekrem Efendimize arzettiler. Peygamberimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem): “Niçin böyle yaptığını kendisine sorunuz” buyurdular. Onlar da gidip sordular, kumandan: “Kul hüvallâhü ehad Sûresi, Rahmân’ın sıfatıdır (yani Allâh’ın bütün isimleri ve sıfatları bu sûrededir). Onun için bu sûreyi okumayı severim.” dedi.
Onun bu cevâbını Peygamberimize (s.a.v.) bildirdiklerinde buyurdular ki: “Haydi kumandanınıza müjde veriniz, muhakkak Allah da onu sever.”
İhlâs-ı Şerîfi okumaya devam eden kumandanın Allâhü Teâlâ’nın muhabbetine nâil olması, Allâhü Teâlâ’nın bütün esmâ ve sıfâtında birliğini bildiren bu sûre-i şerîfeye muhabbetinin eseridir. (Süyûtî, ed-Dürru’l-Mensûr)
Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallâhü anh) der ki: Ashâb-ı Kirâmdan birisi, bir sahâbînin bir gece İhlâs-ı Şerîf Sûresi’ni okuduğunu, hiç durmadan tekrarladığını işitmişti. Sabah olunca Resûl-i Ekrem Efendimize (s.a.v.) gelip bunu haber verdiği sırada, o zât sanki hâlâ bu sûreyi tekrarlıyordu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.): “Hayâtım kudretinde olan Allâh’a yemîn ederim ki bu sûre Kur’ân’ın üçte birine muâdildir” buyurdu.
Bu mübârek sûrenin fazîleti pek çoktur. Sahîh-i Buhârî’de rivâyet olunan bir hadîs-i şerîf şöyledir:
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem), Ashâb-ı Kirâmdan bir zâtı, bir müfrezeye kumandan yaparak gazâya göndermişti. Bu zât maiyyetindeki arkadaşlarına kıldırdığı namazlarda her zaman ikinci rekatleri “Kul hüvallâhü ehad” sûresi ile bitirirdi.
Müfreze askerleri, gazâdan döndüklerinde, kumandanın bu âdetini Resûl-i Ekrem Efendimize arzettiler. Peygamberimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem): “Niçin böyle yaptığını kendisine sorunuz” buyurdular. Onlar da gidip sordular, kumandan: “Kul hüvallâhü ehad Sûresi, Rahmân’ın sıfatıdır (yani Allâh’ın bütün isimleri ve sıfatları bu sûrededir). Onun için bu sûreyi okumayı severim.” dedi.
Onun bu cevâbını Peygamberimize (s.a.v.) bildirdiklerinde buyurdular ki: “Haydi kumandanınıza müjde veriniz, muhakkak Allah da onu sever.”
İhlâs-ı Şerîfi okumaya devam eden kumandanın Allâhü Teâlâ’nın muhabbetine nâil olması, Allâhü Teâlâ’nın bütün esmâ ve sıfâtında birliğini bildiren bu sûre-i şerîfeye muhabbetinin eseridir. (Süyûtî, ed-Dürru’l-Mensûr)
Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallâhü anh) der ki: Ashâb-ı Kirâmdan birisi, bir sahâbînin bir gece İhlâs-ı Şerîf Sûresi’ni okuduğunu, hiç durmadan tekrarladığını işitmişti. Sabah olunca Resûl-i Ekrem Efendimize (s.a.v.) gelip bunu haber verdiği sırada, o zât sanki hâlâ bu sûreyi tekrarlıyordu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.): “Hayâtım kudretinde olan Allâh’a yemîn ederim ki bu sûre Kur’ân’ın üçte birine muâdildir” buyurdu.
(Tecrîd-i Sarîh Terc.)
Hicrî: 14 Receb 1439 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder