İLMİN FAYDALI OLANINI ÖĞRENMEK

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِذَا قَعَدَ أَحَدُكُمْ إِلَى أَخِيهِ فَلْيَسْأَلْهُ تَفَقُّهًا وَلَا يَسْأَلْهُ تَعَنُّتًا. (فيض)

رسول الله  أفندمز  ( ﷺ )  بيوردولر   ،:  "  سزدن برينز ( دينى بر مسئله سورمق إيجن ) بر قردشى نيك ياننه اوطورديغى زمان سؤآلنى اونه ، آنلامق و أؤكرنمك إيحن سورسون . اونى إمتحان أديب كوج وظيته دوشورمك إيجن سورماسيك  ."

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Sizden biriniz (dînî bir mesele sormak için) bir kardeşinin yanına oturduğu zaman suâlini ona, anlamak ve öğrenmek için sorsun, onu imtihan edip güç vaziyete düşürmek için sormasın.” 

(Münâvî, Feyzu’l-Kadîr)

Hicrî:   11   Cemâziyelâhır   1441  Fazilet Takvimi

İLMİN FAYDALI OLANINI ÖĞRENMEK

Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular: “Birçok ilim vardır. O halde siz, her şeyin en güzelini (ve en faydalısını) alın.” Yine başka bir hadîs-i şerîflerinde de: “Muhakkak şu (şer‛î) ilim dîninizdir, onu kimden aldığınıza dikkat ediniz.” buyurdular.
Meşhur muhaddislerden Abdurrahman bin Mehdî (rah.) dedi ki:  “Eskiden şöyle söylenirdi: Bir kimse ilim cihetinden kendisinden üstün bir kimse ile karşılaştığı zaman o günü ganîmet sayar, bilmediklerini ondan öğrenirdi. İlmi kendisi ile müsâvî olan bir kimse ile karşılaştığı zaman onunla müzâkere eder ve bazı bilmediklerini de ondan öğrenirdi. Kendisinden aşağı derecede bir kimse ile karşılaştığı zaman da ona karşı tevâzu gösterir ve ona bildiklerini öğretirdi.”
Selmân-ı Fârisî (r.a.), Huzeyfe (r.a.)’a şöyle dedi: “Muhakkak ilim çoktur, ömür ise (bütün ilimleri öğrenmeye yetmeyecek kadar) kısadır. O hâlde ilimden dînin için sana lâzım olanı al, gerisini terk et ve ona ehemmiyet verme.”
Şa’bî (r.a.) bu hususta şöyle demiştir: “Şâyet bir adam, Şam’ın en uzak noktasından, Yemen’in en uzak noktasına seyâhat etse de bu seferinde ömrünün geriye kalanında kendisine fayda verecek bir kelime öğrense, seferi boşa gitmiş olmaz.”
Hızır Aleyhisselâm, Mûsâ Aleyhisselâm’a şöyle söyledi: “Ey Mûsâ, bil ki muhakkak senin kalbin bir kaba benzer. O hâlde kabına ne doldurduğuna iyi bak, dikkat et.”
Îsâ Aleyhisselâm buyurdu ki: “Birçok ağaç vardır, lâkin hepsi meyve vermez. Birçok âlim vardır, lâkin hepsi irşâd edici (doğru yola yönlendirici) değildir. Birçok meyve vardır, lâkin hepsi güzel; yenilebilir değildir. Birçok ilim vardır, lâkin hepsi fayda vermez.”
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Her âlimin yanında oturmayın. Sizi beş şeyden beş şeye; şüpheden yakîne, kibirden tevâzuya, düşmanlıktan nasîhate, riyâdan ihlâsa ve (dünyaya) rağbetten zühde (dünyaya rağbet etmemeye) davet edenlerin yanında oturun.”

Hicrî:   11   Cemâziyelâhır   1441  Fazilet Takvimi

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"