16 Mayıs 2016 Pazartesi

NAMAZLARDA RÜKÛ



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَا مِنِ امْرِئٍ مُسْلِمٍ تَحْضُرُهُ صَلَاةٌ مَكْتُوبَةٌ فَيُحْسِنُ وُضُوءَهَا وَخُشُوعَهَا وَرُكُوعَهَا إِلَّا كَانَتْ كَفَّارَةً لِمَا قَبْلَهَا مِنَ الذُّنُوبِ مَا لَمْ يُؤْتِ كَبِيرَةً وَذَلِكَ الدَّهْرَ كُلَّهُ. (م)

بيغمبر أفندمز صلى الله عليه وسلم  بيوردلر :" بر مسلمان وقتى كيرن فرض بر نمازى عبدستنى كوزلجه آليب حوشو  و ركوعونه  ( و ديكر ركونلرينه و آدابنه ) دقت أده رك قلارسه ، بيوك كوناح إشلمديغى متدتجه كجمش ( كوجوك ) كوناحلرينه كفارتدر . بو سنه نيك تمامنده بويله در . "
Bir Müslüman vakti giren farz bir namazı abdestini güzelce alıp huşû ve rükûuna (ve diğer rükünlerine ve âdâbına) dikkat ederek kılarsa, büyük günah işlemediği müddetçe geçmiş (küçük) günahlarına keffârettir. Bu, senenin tamamında böyledir.” 
(Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Müslim)
Hicrî:   09  Receb  1437  Fazilet Takvimi

NAMAZLARDA RÜKÛ


Namazlarda rükû bir rükündür ve farzdır. Kırâattan (Fâtiha ve bir sûre veya üç âyet okuduktan) sonra eğilerek rükû yapılır. Rükûda erkeklerin başı ile arkası (sırtı) bir hizada, düz olur, elleri dizlere kadar varır. Bu tam bir rükûdur. Namaz kılan, rükûa vardığında tam bu vaziyette bulunmazsa bakılır, eğer kıyâma daha yakın görülürse, rükûu sahîh olmaz, fakat rükû vaziyetine yakın görülürse sahîh olur.
Oturduğu halde namaz kılan kimse, rükû ederken alnı dizleri hizâsına gelecek derecede arkasını eğmelidir.
Rükû şeklinde kanbur olan kimsenin rükû için başını biraz eğmesi lâzımdır. Kanburluğu rükû sayılmaz.
İmâma rükû hâlinde iken yetişen kimse, ayakta tekbir alıp sonra rükûa gider. Bu tekbiri rükûa yakın bir vaziyette alsa namazı fâsit olur, imama uymuş olmaz.
İmama rükûda iken yetişip uyarak rükûa varan kimse, o rekâtı imam ile kılmış sayılır. Fakat imam rükûda iken tekbir alıp da imam rükûdan kalktıktan sonra rükûa giden kimse, o rekâta yetişmiş olmaz. O mesbuk olmuştur: İmamın selamından sonra imamla kılamadığı rekâtları tek başına kılıp namazı tamamlar.
İmama rükûda yetişen kimse, bir kere “Allâhü ekber” diye namaza başlar ve hemen rükûa gider. Bu bir tekbir ile hem iftitah, hem de rükû tekbirini almış olur.
İmama uyan kimse, imamdan evvel rükûa gidip daha imam rükûa gitmeden başını kaldırsa rükû etmiş olmaz. İmam rükûda iken rükûunu iâde etmezse namazı bozulur.
İmamdan evvel rükûdan, secdeden başını kaldıran hemen rükûa ve secdeye dönmelidir ki, imama uymuş olsun. (B. İslam İlmihali)
Hicrî:   09  Receb  1437  Fazilet Takvimi



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder