17 Şubat 2022 Perşembe

MÛSÂ ALEYHİSSELÂM’IN FİRAVUN’UN SARAYINDA BÜYÜMESİ


قَالَ اللهُ تَعَالَى : سَاَصْرِفُ عَنْ اٰيَاتِيَ الَّذِينَ يَتَكَبَّرُونَ فِي الْاَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَاِنْ يَرَوْا كُلَّ اٰيَةٍ لَا يُؤْمِنُوا بِهَا وَاِنْ يَرَوْا سَبِيلَ الرُّشْدِ لَا يَتَّخِذُوهُ سَبِيلًا وَاِنْ يَرَوْا سَبِيلَ الْغَيِّ يَتَّخِذُوهُ سَبِيلًا ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَا وَكَانُوا عَنْهَا غَافِلِينَ.

 (سورة الأعراف، ١٤٦)

الله تعالى شويله بيوردى ( مئآلا ) :  ير يوزنده حقسز يره كبرلننلرى ألبتده آيتلريم ( ى إدراك ) دن جويره جكيم . اونلر هر آيتى كورسلر اونا إيمان أتمزلر ، هدايت يولنى كورسلرده اونى بر يول أدنمزلر . بلعكس آزغنليغين يولونى كورورلرسه ( يول ديه إشده ) اونى يول أدينرلر ! بو ، آيتلريمزى يالان صايدقلارندان ، اونلاردان غافل اولمالارنداندر . "

Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “Yeryüzünde haksız yere kibirlenenleri elbette âyetlerim(i idrâk)ten çevireceğim. Onlar her âyeti görseler ona iman etmezler, hidâyet yolunu görseler de onu bir yol edinmezler. Bilakis azgınlığın yolunu görürlerse (yol diye işte) onu yol edinirler! Bu, âyetlerimizi yalan saydıklarından, onlardan gâfil olmalarındandır.”

(A‘râf Sûresi, âyet 146)

Hicrî:  16   Recep   1443 Fazilet Takvim

 

MÛSÂ ALEYHİSSELÂM’IN FİRAVUN’UN SARAYINDA BÜYÜMESİ

 

Mısır’ın eski yerlileri olan Kıbt kavmi, yıldızlara ve putlara tapar, Hz. Yakup ve Yûsuf aleyhimesselâm’ın dini üzere yaşayan İsrâîloğullarını hakîr görürlerdi. Firavunlar yani Mısır hükümdarları da onları ağır ve meşakkatli işlerde esir gibi kullanırlar, onların günden güne çoğalmalarından da endişelenirlerdi. İsrâîloğulları, Kıbt kavminin muâmelelerinden ve hükümdarlarının ağır tekliflerinden bezmiş, usanmıştı. Atalarının eski yurtları olan Kenan diyarına gitmek istiyorlardı. Lâkin bir türlü Mısır’dan çıkamıyorlardı. İsrailoğulları, on iki kabile idi. Her kabile Hz. Yakup'un oğullarından birine mensup idi ve hepsinin ayrı lideri vardı. Bir kimsenin kuvveti altında toplanıp birleşerek yekvücut olsalar kendilerini esaretten kurtarabilirlerdi.

O sıralar bir kâhin, Firavun’a “Benî İsrâîl’den bir çocuk doğacak ve senin devletin zevâl bulacak.” diye haber vermişti. Firavun, bundan ürküp her semte cellatlar gönderdi ve Benî İsrâîl’den dünyaya gelen erkek çocukları öldürtmeye başladı.

Mûsâ aleyhisselâm da o sene dünyaya gelmişti. Validesi onu bir sandık içine koyup Nil Nehri’ne bıraktı. Firavun’un hanımı Hz. Âsiye, sandığı görüp aldırdı. Sandığı açıp içinde Hz. Mûsâ’yı görünce çok sevindi. Mûsâ (a.s.) için pek çok sütannesi getirtti. Fakat Mûsâ (a.s.), hiçbirisinden süt emmedi. Validesi ise onu Nil’e bıraktıktan sonra takip ettirmişti. Firavun’un sarayına alındığını ve sütanne arandığını öğrenince kendisi talip oldu. Mûsâ (a.s.), ondan süt emmeye başladı. Validesi gerçeği belli etmeden kendi oğlunu, Firavun’un sarayında emzirip büyüttü. Mûsâ (a.s.), gençlik çağına ulaşınca başına gelen bir hadiseden dolayı Mısır’dan ayrıldı.

Hz. Mûsâ, Mısır’dan Arap Yarımadası tarafına geçerek Medyen’e gitti. Orada Şuayb aleyhisselâm’ın kızı ile evlendi. On sene orada kaldıktan sonra ailesini alıp Mısır’a giderken Tûr Dağı’nda Allâhü Teâlâ, onu kelâmıyla taltif buyurdu ve kendisine peygamberlik verildi. Sonra Mısır’a gelip büyük kardeşi Hârûn (a.s.) ile görüştü.

Hicrî:  16  Recep   1443 Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder