18 Kasım 2014 Salı

BAZI DÎNÎ TABİRLER Vacib:



Hadîs-i Şerîf:

عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم

« الْمُسْلِمُ أَخُو الْمُسْلِمِ لاَ يَخُونُهُ وَلاَ يَكْذِبُهُ وَلاَ يَخْذُلُهُ
"Müslüman müslümanın kardeşidir; Ona hıyânet etmez, Ona yalan söylemez ve ona yardım etmeyip yüz üstü bırakmaz."
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)
Hicrî:25  Muharrem  1435   •Fazilet Takvimi

BAZI DÎNÎ TABİRLER Vacib:


Yapılması dinde kat'î bir delil ile değil, fakat pek kuvvetli bir delil ile sâbit bulunan şeydir. Vitir ve bayram namazları gibi. Vaciplerin yapılmasında sevap, terk edilmesinde de azap vardır. İnkâr edilmesi bid'attir, günahtır.
Sünnet: Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimizin farz olmayarak yapmış oldukları şeydir. "Sünnet-i müekkede" ve "Sünnet-i gayr-i müekkede" kısımlarına ayrılır.
Sünnet-i müekkede: Peygamber Efendimizin (s.a.v.) devam edip pek az terk buyurmuş oldukları sünnettir. Sabah, öğle ve akşam namazlarının sünnetleri gibi. Ezan, kâmet, cemâata devam gibi sünnetlere: "Sünen-i Hüdâ" denir ki, bunlar da birer sünnet-i müekkededir.
Sünnet-i gayr-i müekkede: Peygamber Efendimizin (s.a.v.) ibadet maksadı ile ara sıra yapmış oldukları şeydir. Yatsı ve ikindi namazlarının ilk sünneti gibi.
Peygamber Efendimizin (s.a.v.) yiyip içmeleri, giyinip kuşanmaları, oturup kalkmaları gibi şeylere de "Sünen-i Zevaid" adı verilmiştir ki, bunlar da birer sünnet-i gayr-i müekkede demektir. Sünnet-i müekkede ve Sünnet-i Hüdâ denilen sünnetlerin yapılmasında sevap, kasden, bilerek terk edilmesine de azap değilse de itap (azarlama) vardır. Gayr-i müekkede ve zevaid denilen sünnetlerin yapılması ise sevgili peygamberimize uymanın bir alameti olduğundan sevaba ve peygamberimizin şefâatine bir vesiledir. Sahâbe-i Kirâm'ın sîretlerine, takip ettikleri zühd ve takva yollarına da Hanefi mezhebinde "Sünnet" denir.

NÜKTE:... ÖLÇMÜŞ GİDİYOR!

Bir gün Nasreddin Hocaya: "Sen âlim bir zatsın. Şu bizim müşkilimizi hallediver. Acaba dünya kaç arşındır" derler. O esnada bir cenaze götürülüyormuş. Hoca merhûm tabutu göstererek demiş ki: "Bu sualin cevabını şu gidenden sorunuz. Bakınız, o ölçmüş, şimdi gidiyor."
Hicrî:25  Muharrem  1435   •Fazilet Takvimi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder