12 Ocak 2025 Pazar

KİRLENEN RUHUN TEMİZLİĞİ ANCAK TEVBE İLEDİR


 

قَالَ اللّٰهُ تَعَالَى : اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ التَّوَّابِينَ وَيُحِبُّ الْمُتَطَهِّرِينَ. (سورة البقرة، ٢٢٢)

الله تعالى شويله بيوردى ( مئالا ) : شبهه يوق كى الله تعالى ، كوناحندان ) جوق توبه أدنلرى و جوق تمزلننلرى سور . "

Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu -meâlen:  ... Şüphe yok ki Allâhü Teâlâ, (günahından) çok tevbe edenleri ve çok temizlenenleri sever.”

(Bakara Sûresi, âyet 222)

Hicrî:  12  Receb    1446  Fazilet Takvim

 

 

KİRLENEN RUHUN TEMİZLİĞİ ANCAK TEVBE İLEDİR

 

İslâm dininde maddî şeylerle kirlenen bir vücudu, bir elbiseyi, bir mekânı temizlemek vazife olduğu gibi günahla, yani manevî kirlerle kirlenen bir ruhu temizlemek de bir vazifedir.

Malumdur ki Allâhü Teâlâ, bizleri, bir imtihan için yaratıp bu dünyaya göndermiş, birtakım vazifeler ile mükellef tutmuştur. Bizim dünya ve âhiret saadetimizin devamı ancak bu vazifelere riâyetle mümkündür. Bu vazifeleri yapmayanlar, Allâhü Teâlâ’nın mukaddes emirlerine muhalefet etmiş olurlar. Böyle bir kimsenin kadri alçalmış, kalbi kararmış, ruhu kirlenmiş, kendisi azâba müstehak olmuş olur. Artık bu hâlde yapılacak şey tevbedir, istiğfardır. Kirlenen bir ruhun nezâfeti, temizliği ancak bunlar ile kâbildir.

Bu sebeple günahlar ile kirlenen ruhları, kalpleri, tevbeyle, istiğfarla, güzel ahlâkla, güzel amellerle temizlemeye, nurlandırıp süslemeye çalışmalıdır. Manevî temizlik, bunlar ile tecellî eder.

Günahların bir kısmı, yalnız, Allâhü Teâlâ’nın haklarına aittir. Diğer bir kısmı da insanların haklarına aittir. Birinci kısımda insan, kalben pişman olup Allâhü Teâlâ’dan mağfiret dilemeli, bir daha öyle bir günahta bulunmamaya katiyen karar vermelidir.

Eğer işlenen günah, küfrü icap ettirecek bir mâhiyetteyse hemen tecdîd-i iman, tecdîd-i nikâhta bulunmalıdır (iman ve nikâh tazelenmelidir). Namaz ve oruç gibi kazâsı lâzım gelen bir ibadetin terki hâlindeyse hemen bunu kazâ etmelidir.

Günahların insanlarla alâkalı kısmında ise yine kalben bir pişmanlık duyarak hem Allâhü Teâlâ’dan mağfiret dilemeli, hem de hakkına girilen kimseden helâllik istemelidir. Kendisini râzı etmeye ve o hakkı ödemeye çalışmalıdır.

İnsan, pâk, masum bir hâlde dünyaya getirilmiştir. Kirli, günahkâr bir hâlde âhirete gitmekten sakınmalıdır. Yâ Rabbi! Bizi uyandır, bizim dualarımızı, tevbelerimizi kabul buyur! Âmîn.

Hicrî:  12  Receb 1446  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder