قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ لَمْ تَنْهَهُ صَلَاتُهُ
عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ لَمْ يَزْدَدْ مِنَ اللهِ إِلَّا بُعْدًا. (طب)
بيغمبر أفندمز صلى الله عليه وسلم بيوردلر ."
هر كيم كى ، قلديغى نمزى
كنديسنى فحشى دن ( بتون جركنلكلردن ) و منكر ( دنده ، اؤرف و آدتده حوش كورولمين
شيلر ) دن آلقويمزسه بو كشى آنجق الله، دن اوزقلشر ."
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “Her kim ki, kıldığı
namazı kendisini fahşâdan (bütün çirkinliklerden) ve münker (dinde, örf
ve âdette hoş görülmeyen şeyler)den alıkoymazsa bu kişi ancak Allah’tan
uzaklaşır.”
(Hadîs-i Şerîf, Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr)
Hicrî: 16 Muharrem 1438 Fazilet Takvimi
CENNETE ANCAK İMAN İLE GİRİLİR
Bir adam Resûlullâh Efendimiz’e (s.a.v.) gelip selam verdi ve:
‘Ey Allâh’ın Resûlü! Siyah ve çirkin olmam cennete girmeme mâni olur mu?’ diye sordu.
Resûlullâh (s.a.v.):
“Hayır, nefsim kudretinde olan Allâh’a yemin ederim ki, sen Allâh azze ve celle’den korkup, onun peygamberi (Muhammed Mustafâ)’nın getirdiklerine îman ettikçe (siyahlığın, çirkinliğin cennete girmene) mâni olmaz” buyurdular. (Üsdü’l-Gâbe)
İLMİHAL:
NAMAZLARDA KA’DE-İ AHİRE
Namazların sonunda teşehhüt miktarı (et-tahıyyatü… okuyacak kadar) oturmak namazın bir farzı, bir rüknüdür. Sabah namazında olduğu gibi kendisinden evvel başka ka’de bulunmasa bu oturmaya da ka’de-i ahîre (son oturuş) denir.
İkindi gibi dört rekatlı bir namazda beşinci rekata kalkmış olan, bir rekat daha ilâve edip sonra selâm verir. Sahîh olan kavle göre bu halde secde-i sehiv lâzım gelmez. Bu mesele, İmam-ı A’zam ile İmam Ebû Yusuf’a göredir. İmam Muhammed’e göre bu namaz esasen namaz olmaktan çıkar, nafile de olmaz.
Bir kimse, namazın sonunda teşehhüt miktarı oturduktan sonra namazdaki tilâvet secdesini hatırlayıp secdeye varsa, namazı fasit olur. Çünkü bu halde son ka’de bulunmamış sayılır. Ancak bu tilâvet secdesinden sonra tekrar teşehhüt miktarı oturursa namazı olur.
Son ka’denin tamamını uyku içinde geçiren bir kimse, uyandıktan sonra tekrar bir teşehhüt miktârı oturmazsa namazı fâsit olur. Çünkü uyku içindeki bir fiil, kendi isteği ile olmadığı için muteber değildir. Nitekim namazda uyku halinde yapılan kıyam, kırâat, rükû gibi fiiller de muteber değildir. (B. İslam İlmihali)
Hicrî: 16 Muharrem 1438 Fazilet Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder