12 Mayıs 2025 Pazartesi

HASETÇİLERDEN SAKINMAK


 

قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : أَوَّلُ مَا يُحَاسَبُ بِهِ الْعَبْدُ صَلَاتُهُ فَإِنْ كَانَ اَتَمَّهَا كُتِبَتْ لَهُ تَامَّةً وَإِنْ لَمْ يَكُنْ اَتَمَّهَا قَالَ اللهُ عَزَّ وَجَلَّ هَلْ تَجِدُونَ لِعَبْدِي مِنْ تَطَوُّعٍ. (مجمع)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : قلون إلك حسابه جكيله جكى شى ، نمازيدر . شايت قل ، نمازنى تام يابم شسه ، نمازى ( نيك ثوابى ) اونه تام يازيلر . تام يابمامشسه ، الله تعالى شويله بيورور : قلومون ( دفترنده ) نافله نماز بولابليورمسونوز ؟ ’’ ( فرضلرنداكى نقصانلرى اونونله تماملانر ) . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Kulun ilk hesaba çekileceği şey, namazıdır. Şâyet kul, namazını tam yapmışsa, namazı(nın sevabı) ona tam yazılır. Tam yapmamışsa, Allâhü Teâlâ şöyle buyurur: Kulumun (defterinde) nâfile namaz bulabiliyor musunuz?” (Farzlarındaki noksanları onunla tamamlanır).

(Mecmau’z-Zevâid)

Hicrî:  14  Zilkâde   1446  Fazilet Takvim

 

 

HASETÇİLERDEN SAKINMAK

 

Allâhü Teâlâ, lütfuyla kullarına şeytanın şerrinden, kötülüklerinden istiâzeyi (kendisine sığınılmasını) emrettiği gibi hasetçilerin şerrinden de sakınmayı emredip “(De ki:) Kıskandığı vakit, kıskanç kişinin şerrinden felakın (yaratılıp vücuda getirilmiş olan şeylerin) Rabb’ine sığınırım.” (Felak Sûresi, âyet 5) buyurmuştur.

Habîb-i Ekrem (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Ateşin, odunu yediği gibi, haset de iyiliklerin sevabını yiyip mahveder.”

Haset öyle şiddetli bir azâptır ki insana acı verir. “el-Hasûd lâ yesûd” (Yani, haset eden huzur bulamaz, haset eden, aslâ sevinemez ve şeref de bulamaz) sözünün gereğince hasetçinin kalbi, kin ve düşmanlıkla sıkıca düğümlenmiştir, bağlanmıştır. Allâhü Teâlâ’nın, manevî huzuru ile yakınlığından ve muhabbetinden kovulmuştur.

İşte bütün insanlık âlemi için zararlı olan böyle kimselerden dâimâ Cenâb-ı Hakk’a sığınmalıdır. O Kerîm olan Allâhü Teâlâ’nın himâyesine mazhar olan insanlar, o gibi zararlı şeylerden korunmuş olurlar.

İblis bir gün, Firavun’un evine gelerek kapısını çalmış. Firavun, “Kimdir o?” demiş, İblis de “Daha kapıdakinin kim olduğunu bilmiyorsun, nasıl ilahlık dava ediyorsun?” demiş. Firavun bu sözden, kapıdakinin şeytan olduğunu anlayıp “Gel yâ melun” demiş. Konuşurlarken Firavun, şeytana “Allâh’ın katında acaba senin ile benden daha kötüsü var mı?” demiş. Şeytan “Evet var” demiş. “Senin komşun olan bir kadının ineği var, komşusu ona haset ediyor. İşte o senden daha kötüdür. Sen onu çağır ve komşuna Allâh’ın iki inek vermesini iste de, sana da bir inek versin, de” demiş. Firavun, kadını çağırmış ve söylemiş. O hasetçi kadın hemen yerinden fırlamış. “Vay, ben onun bir ineğine tahammül edemiyorum. İkisine nasıl dayanayım!” demiş. İblis “İşte, bu kadın, senden de benden de kötüdür” demiş.

“Allâh’a sığın, Hakk’a sarıl, emrine râm ol,

Mahfûz olayım dersen eğer cümle belâdan.”

Hicrî:  14 Zilkâde  1446  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder