GÜNAHLARDAN SAKINDIRMANIN LÜZUMU

قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّ النَّاسَ إِذَا رَأَوُا الْمُنْكَرَ وَلَا يُغَيِّرُوهُ أَوْشَكَ أَنْ يَعُمَّهُمُ اللهُ بِعِقَابِهِ. (حم)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : محقق إنسانلر ، منكرى ( دينه اويمايان بر شئ ) كوردكلرنده ، ( كوجلرى يتديكى حالده ) اونى دكشترمزلرسه الله تعالى نيك ، اونلريك تمامنى عذابى إيله جزالاندرماسى يقيندر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  “Muhakkak insanlar, münkeri (dine uymayan bir şeyi) gördüklerinde, (güçleri yettiği hâlde) onu değiştirmezlerse Allâhü Teâlâ’nın, onların tamamını azâbı ile cezalandırması yakındır.”

(Müsned-i Ahmed bin Hanbel)

Hicrî:  17  Şâban   1446  Fazilet Takvim

 

 

GÜNAHLARDAN SAKINDIRMANIN LÜZUMU

 

A’râf Sûresi’nin 165. âyet-i kerîmesinde -meâlen-: “Vaktâki onlar artık edilen vaazları unuttular: Biz de kötülükten nehyetmekte sebat edenleri selâmete çıkardık. Zulmedenleri ise yapmakta oldukları günahları sebebiyle şiddetli bir azâba giriftâr eyledik.” buyurmuştur.

Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır:

“Kim iyiliği emreder, kötülükten sakındırırsa o, Allâhü Teâlâ’nın yeryüzünde halifesidir, Resûlü’nün halifesidir ve Kitâbı’nın halifesidir.”

“Biriniz bir kötülük görürse onu eliyle değiştirsin. Eliyle değiştirmeye gücü yetmezse diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse kalbiyle düzeltsin yani ona razı olmayıp, inkâr etsin. Bu, imanın en zayıf derecesidir.”

El ile değiştirmek, idareci ve onların yardımcılarının; dil ile değiştirmek, âlimlerin; kalp ile değiştirmek de halkın zayıf olanlarının vazifesidir.

Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: “Günahlar gizli işlenildiği zaman sadece işleyene zarar verir. Açıktan işlenmeye başladığı zaman, mâni olunmazsa herkese zarar verir.” Yani günah işleyenleri günahlarından çevirmedikleri ve ıslah husûsunda üzerlerine düşeni yapmadıkları için azâp umûmî olur. Bir başka hadîs-i şerîfte de: “Ya iyiliği emredip kötülükten nehyedersiniz yahut Allâhü Teâlâ mutlaka size şerlilerinizi musallat eder. Bunun üzerine hayırlılarınız dua ederler. Fakat dualarına icâbet olunmaz.” buyurulmuştur.

İyiliği emretmeyi ve kötülükten sakındırmayı terk ettikleri içindir ki bu hadîs-i şerîf, kötülükten menetmeyi terk edenleri açıkça tehdit etmekte ve bundan dolayı gelecek azâbın defedilmeyeceğini, bu husûsta yapılan duaların da kabul olunmayacağını bildirmektedir.

Resûlullah (s.a.v.) Efendimize, “İçinde sâlih insanlar varken bir şehir helâk edilir mi?” diye suâl ettiler; “Evet.” buyurdular. “Niçin, yâ Resûlallah?” denildi.

“Allâhü Teâlâ’ya isyanı küçük görüp susmaları sebebiyledir.” buyurdular.

Hicrî:  17  Şâban  1446  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"