25 Ekim 2015 Pazar

TEVBE ETMEK FARZDIR



قَالَ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: أَلَا اَدُلُّكُمْ عَلَى دَائِكُمْ وَدَوَائِكُمْ أَلَا إِنَّ دَاءَكُمْ اَلذُّنُوبُ وَدَوَاءُكُمْ اَلْاِسْتِغْفَارُ. (هب)
" سزه دردنزى وه اونون دواسنى بلديره يممى ؟  دقت أديك سزيك دردينز كوناحلر ، دوانز ده إستغفار در ."
Size derdinizi ve onun devasını bildireyim mi? Dikkat edin sizin derdiniz günahlar, devanız da istiğfardır.
(Hadîs-i Şerîf, Beyhakî, Şu‘abü’l-Îmân)
Hicrî: 2  Muharrem 1437  Fazilet Takvimi

TEVBE ETMEK FARZDIR


İnsan doğuştan gayet temiz ve güzel yaratılmıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), insan kalbinin doğuştan ayna gibi temiz yaratılmış olduğunu beyan buyuruyor. İnsanın kalbi şüphe, vesvese, fitne, fesat, kin, intikam ve hased gibi günahlar ile paslanırsa aynalar kararır, artık duymaz ve görmez olur.
Bu hastalıktan kurtulmanın çaresi de tevbe ve istiğfâr etmek, pişman olup gözyaşları dökmektir. Çünkü maddi kirleri sabun ve su giderdiği gibi kalbi karartan, insanı cehennemlik yapan, manevi hastalık ve kirleri de tevbe, istiğfar ve Allah’tan korkarak gözlerden akıtılan pişmanlık yaşları giderir.
İnsan günah kirlerinden temizlenmek için tevbe ve istiğfâra devam etmelidir. Bilhassa gece yarılarında ve seher vakitlerinde namaz kılarak ve salevât-ı şerîfe ve duâlar okuyarak Cenâb-ı Hak’tan af ve mağfiret dilemelidir.
İnsan, işlediği günahlardan elem ve pişmanlık duymalı, bir daha günah yapmamaya kararlı olmalıdır. Bir günah işleyince hemen akabinde iyilik yapmalı, namaz kılıp istiğfâr etmelidir. En büyük istiğfâr, tesbih namazıdır.
Ayrıca hakkına tecavüz ettiği kimselerle helâlleşmelidir.
Hasan-ı Basrî (rah.) şöyle dedi: Tevbe dört şey ile olur: Duâ etmek ve dil ile istiğfarda bulunmak, kalb ile pişman olmak, azalarla (günahı) terk etmek ve bir daha yapmamaya karar vermektir.
‘İlerde tevbe ederim’ düşüncesi yanlıştır. Cehenneme atılıp feryad ve figan edenlerin halini düşünerek tevbe etmekte acele etmelidir. Yarın tevbe ederim diyen adam, sökmek istediği bir ağacı sökemeyen, seneye ağacın daha da köklenip dallanacağını bildiği halde seneye sökerim diyen adamın hâline benzer. Kendisi bugün kuvvetli iken küçük ağacı sökemeyen, yarın ağaç kuvvetlenip kendisi zayıf düşünce nasıl sökebilir.
Hicrî: 2  Muharrem 1437  Fazilet Takvimi



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder