6 Kasım 2013 Çarşamba

ASHÂB-I KİRÂM’I SEVMEK VAZİFEMİZ



Hadîs-i Şerîf:
 “(Ey Müslümanlar!) sakın Ashâbıma sövmeyiniz. (Onların şeref ve fazileti yüksektir. Bakınız!) sizden birinin Uhud (dağı) kadar altını sadaka verdiği farzedilse, bu (muazzam sadakanın sevabı) ashabdan birinin bir avuç (hurma) sadakası (sevâbı)na erişemez. (Hatta) bunun yarısına da ulaşamaz.” 
(Hadîs-i Şerîf, Müttefekun aleyh)
Hicrî:3 Muharrem 1434   •Fazilet Takvim

İ’TİKAD: ASHÂB-I KİRÂM’I SEVMEK VAZİFEMİZ


Ashâb-ı Kirâm’ın hepsine hürmet etmek ve onlar hakkında ileri geri konuşmayıp onları hayırla yâd etmek vâcibdir. Çünkü Allâhü Teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’in birçok âyetlerinde onları medhetmiştir. 
Bunlardan biri وَالسَّابِقُونَ الأَوَّلُونَ مِنَ الْمُهَاجِرِينَ وَالأَنصَارِ وَالَّذِينَ اتَّبَعُوهُم بِإِحْسَانٍ
“Muhacirler ile Ensardan ilk evvel islâmiyet'i kabul ile başkalarından öne geçenler ve onlara ihsan ile tâbi olanlar var yâ!..” meâlindeki (Tevbe Sûresi, 100.) âyet-i kerîmesidir. 
Resûlullâh da onları sevmiş ve birçok hadîs-i şerîfinde medhetmiştir. Bir hadîs-i şerîfinde “Ashâbıma ezâ eden bana ezâ etmiş olur, bana ezâda bulunmuş olan da Allâhü Teâlâ’ya ezâ etmiş gibi olur.” buyurmuşlardır.

Dört mezheb imamlarımız da, Ashâb’ın arasında meydana gelen ihtilafların hiçbirisi hakkında konuşmamak îcâb ettiğini bildirmişlerdir. Bu meselelerde dilini tutmalı ve onların sadece güzel ahlâk ve meziyetlerini anlamaya çalışıp onlara muhabbet etmeli; onların ahlâkı ile ahlâklanmaya çalışmalıdır. Resûlullâh’ın bütün Ashâb’ı hidâyet üzeredir. Onların tamâmı âdildirler; onlardan bizlere her tebliğ edilen şey haktır, doğrudur. Hadîs-i şerîfte: “Benim Ashâbım gökteki yıldızlar gibidirler, hangisine uyarsanız hidâyet bulursunuz.” buyurulmuştur.
Her kim Ashâb-ı Kirâm’ın dindeki gayretlerini, mallarını, canlarını Allah ve Resûlü’nün uğrunda harcadıklarını bilirse, onların şanlarının büyüklüğünde şüphe edemez, onların hepsini sever. Bu hâl, kendisini onlar aleyhinde konuşmaktan alıkoyar, onlardan herhangi birini kötülemeyi îmâna aykırı görür.
Müslümanlar için en güzeli, kendi nefsimizin ayıplarıyla meşgûl olmak, kendi kalblerimizi günahlardan temizlemeye çalışmaktır, onlardan dilimizi tutmak, aralarında geçenleri Allâhü Teâlâ'ya havâle eylemektir.
Resûlullâh’ın ehl-i beytini seven ve onun bütün Ashâbına hürmet eden, onların aralarındaki ihtilâfları hak için olduğuna yoran kimseler Ehl-i sünnet ve cemâata dâhildir, Hâricîlerden, Râfizîlerden uzaktır.
Ehl-i beyti sevmemek Hâricîliktir, Ashâb-ı Kirâm’ı sevmemek de Râfizîliktir. Ehl-i beyte muhabbet ile beraber bütün Ashâb-ı Kirâm’a tâzîm ve hürmet ise Ehl-i Sünnet yoludur.  
Hicrî:3 Muharrem 1434   •Fazilet Takvim



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder