HARAM ŞÜPHESİ OLAN ŞEYLERİ TERK ETMEYE DAİR BAZI HÜKÜMLER

 

قَالَ اللّٰهُ تَعَالَى : فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًا وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ. (سورة النحل، ١١٤)

الله تعالى شويله بيوردى ( مئالا ) : آرتق سز ، الله ، يك سزى رزقلاندرديغى شيلردن حلال و ترتمز اولانلرينى يينز ده الله ، يك نعمتلرينه شكرأدينز . أكر كرجكدن اونه عبادت أده جكسنز . "

Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu -meâlen- : “Artık siz, Allâh’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helâl ve tertemiz olanlarını yiyiniz de Allâh’ın nimetlerine şükrediniz. Eğer gerçekten ona ibadet edecekseniz.”

(Nahl Sûresi, âyet 114)

Hicrî:  02  Safer   1447  Fazilet Takvim

 

 

HARAM ŞÜPHESİ OLAN ŞEYLERİ TERK ETMEYE DAİR BAZI HÜKÜMLER

 

• Bir kimse bir miktar et satın alsa, sonra dînen güvenilir bir Müslüman, bu ete hınzır eti karıştırılmış olduğunu haber verse eti satın alan kimseye onu yemesi câiz olmaz.
• Bir kimse et satın alsa sonra güvenilir bir Müslüman, o etin bir müşrik veya Mecûsî tarafından kesilen bir hayvandan olduğunu haber verse, satın alan kimsenin o eti yemesi ve başkasına yedirmesi câiz olmaz. Şâyet eti satın aldığı kasap bunu inkâr edip Müslüman tarafından kesildiğini söylese bile, tercih edilen hükme göre, o eti yemek câiz olmaz.
• Bir kimse, bir yiyecek veya bir mal satın alsa veyahut bu yiyecek veya mala miras, hibe, sadaka, vasiyet gibi bir yolla sahip olsa, sonra dininde güvenilir bir Müslüman gelip, bu yiyecek veya mala, önceki sahibinin haram bir yolla sahip olduğuna şahitlik etse bu kimsenin, takvâ yolunu seçerek o yiyeceği yemekten veya o malı kullanmaktan sakınması evlâdır.
• Bir kimseye, başkasına ait olan bir yiyeceği yemeye veya bir malı kullanmaya, o yiyeceğin veya malın sahibi tarafından müsaade edilse, sonra güvenilir bir kimse tarafından bu yiyecek veya malın haram yolla elde edilmiş olduğu haber verilse; fakat sahibi, o şeyin kendisine ait helâl bir mal olduğunu iddia etse; sahibi, dînî cihetten güvenilir bir kimse olmadığı müddetçe o yiyeceği yemek veya o malı kullanmak câiz olmaz.

 

HELÂL HASSASİYETİ

 

Ahmed bin Ebu’l-Verd rahimehullâh anlatıyor:

Bir gün Seriyyü’s-Sekatî rahimehullâh’ın ziyaretine gittim. İçeri girdiğimde ağlıyordu, yanındaki su testisi de kırılmıştı. Ona, “Niçin ağlıyorsun?” diye sordum.

“Testim kırıldı.” dedi. “İstersen onun yerine sana yenisini satın alayım.” dedim. “Bunun yerine yenisini mi alacaksın? Hâlbuki ben bu testiyi aldığım paranın nereden geldiğini, bu testiyi kimin yaptığını, testiyi yapanın çamurunu nereden aldığını ve testiyi yapıp bitirinceye kadar ne yediğini çok iyi biliyordum. (Böyle sâfi helâlden hâsıl olmuş şey bulabilecek misin?)” dedi.

Hicrî:  02 Safer  1447  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"