NAMAZIN EHEMMİYETİ

قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : قَالَ اللهُ عَزَّ وَجَلَّ اِفْتَرَضْتُ عَلَى أُمَّتِكَ خَمْسَ صَلَوَاتٍ وَعَهِدْتُ عِنْدِي عَهْدًا أَنَّهُ مَنْ حَافَظَ عَلَيْهِنَّ لِوَقْتِهِنَّ أَدْخَلْتُهُ الْجَنَّةَ وَمَنْ لَمْ يُحَافِظْ عَلَيْهِنَّ فَلَا عَهْدَ لَهُ عِنْدِي. (هـ)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : ‘‘ الله عز و جل شويله بيوردى : أمتنه بش وقت نمازى فرض قلدم و عندمده ( شويله ) بر عهدده بولوندم : هر كيم بو نمازلرى وقتلرنده قلمايه دوام أدرسه اونى جنت ، مه كيرديره جكم . هر كيم ده نمازلره دوام أتمزسه عندمده اونه ( بويله ) بر عهد يوقدر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  “Allah Azze ve Celle şöyle buyurdu: Ümmetine beş vakit namazı farz kıldım ve indimde (şöyle) bir ahidde bulundum: Her kim bu namazları vakitlerinde kılmaya devam ederse onu Cennet’ime girdireceğim. Her kim de o namazlara devam etmezse indimde ona (böyle) bir ahid yoktur.”

(Sünen-i İbn-i Mâce)

Hicrî:  29  Muharrem   1447  Fazilet Takvim

 

 

NAMAZIN EHEMMİYETİ

 

Namaz, Kelime-i Şehâdet’ten sonra İslâm’ın en mühim ikinci şartıdır. Namaz, Hazret-i Allah ile kul arasında bir sıla (buluşma)dır; kulun, Allâh’ın manevî huzuruna varıp kulluğunu arz etmesidir.

Resûlullah sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:

“Namaz, müminin mîracıdır.”

“Kulun Allâh’a en yakın olduğu an secdededir.”

Bu sebeple namaz kılan bir Müslüman, nasıl bir ibadet yaptığının şuurunda olmalı, namazın kıymetini bilmeli, kendisini böyle bir ibadete muvaffak kıldığı için de Allâhü Teâlâ’ya hamd etmelidir. Zira namazda, bütün hayırlı fiil ve zikirlerin tamamı toplanmıştır.

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Şu dünyada kula, kılmasına izin verilip (muvaffak olup) da kıldığı iki rekâtten daha hayırlı hiç bir şey verilmemiştir.”

Hasan-ı Basrî rahimehullâh Hazretlerinin rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurulmuştur:

“Namaz kılan kimseye üç şey ikram edilir: Semâdan, o kimsenin başına doğru, hayır ve iyilikler saçılır. Ayaklarından semânın derinliklerine kadar melekler onu kuşatır. Bir melek, ona şöyle seslenir: ‘Şâyet kul, namaz kılarken kime münâcâtta bulunduğunu lâyıkıyla bilmiş olsaydı, namazından aslâ ayrılmazdı.’ İşte bunlar, namaz kılana verilen ikramlardır.”

 

SAFER AYI İCTİMÂI, RU’YET VE BAŞLANGICI

 

Hicrî-Kamerî 1447 yılı Safer ayı ictimâı, 24 Temmuz Perşembe günü, Türkiye saati ile 22.11’dedir. Ru’yet ise 25 Temmuz Cuma Türkiye saati ile 11.58’dedir.

Hilâl ilk olarak Asya ve Avustralya kıtasından itibaren batı taraflara doğru görülmeye başlayacaktır.

26 Temmuz Cumartesi günü de Safer ayının 1. günüdür.

Hicrî:  29 Muharrem  1447  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"