7 Haziran 2025 Cumartesi

SIKINTILI HÂLLERDE KURBAN KESMEK


 

قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَا أُنْفِقَتِ الْوَرِقُ فِي شَيْءٍ أَحَبَّ إِلَى اللهِ مِنْ نَحِيرٍ يُنْحَرُ فِي يَوْمِ عِيدٍ. (طب)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : قربان بايرامى كونى كسيلن قربانلق إيجن حارجانان بارادان ، الله تعالى ، يه دها سوملى اولان باشقه بر شئ ، باره حارجانمامشدر . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Kurban Bayramı günü kesilen kurbanlık için harcanan paradan, Allâhü Teâlâ’ya daha sevimli olan başka bir şeye, para harcanmamıştır.”

(Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Kebîr)

Hicrî:  11  Zilhicce   1446  Fazilet Takvim

 

 

SIKINTILI HÂLLERDE KURBAN KESMEK

 

Ebû Abdurrahmân Sülemî (rah.) şöyle anlatmıştır:

Bir zaman, çok şiddetli bir kuraklık ve kıtlık oldu. İnsanlar, yağmur duasına çıktılar. Öğle vakti olunca öyle bir toz bulutu ve şiddetli rüzgâr geldi ki her tarafı karanlık kapladı. Tozun şiddetinden kimse kimseyi göremiyordu. Biz de evliyadan Ebu’l-Kâsım Nasrâbâdî (rah.) Hazretleri ile birlikte idik. Bu hâli görünce:

“Biz, buraya, günahkâr bedenlerle, gafil kalplerle geldik. Şu sert esen rüzgâr gibi sadece dillerimizle dua ettik. Şu hâlde biz, rüzgâr ekiyoruz, biçeceğimiz de fırtınadır.” dedi.

Nasrâbâdî Hazretleri, ertesi gün evinden çıktı. O, fakir bir zât idi, fakat halk arasında çok itibarı vardı. Halkın zenginlerinden teberru yapıp bir sığır, birçok koyun, pirinç ve tatlı malzemeleri satın aldı. Halka, “Her kim bu musibetten kurtulmak isterse samimi bir kalple tevbe istiğfar etsin. Sonra da musallâya (namazgâha) gelsin.” diye ilan etti.

Halk, namazgâha toplandı, dua ve ilticada bulundular. Allah rızâsı için kurbanları kesip etlerini pişirerek ikram ettiler. Bunun üzerine, ikindiden sonra bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı ve kuraklıktan kurtulduk.

HERKES ATEŞİNİ YANINDA GÖTÜRÜR

Bir adam, evliyanın meşhurlarından Behlûl-i Dânâ (rah.) Hazretlerine: “Nereden geliyorsun ey Behlûl?” der.

“Cehennem’den” deyince, “Oraya niçin gitmiştin?” diye sorar. Behlûl-i Dânâ (rah.):

“Ateş almaya gitmiştim, ama orada ateş bulamadım.” cevabını verir. O kimse; “Bu söylediğin sözün manası nedir?” diye sorar.

Behlûl-i Dânâ (rah.), “Çünkü Cehennem’e giren herkes ateşini yanında götürür!” diye cevap verir. Yani dünyada iken Cehennemliklerin amelini işleyen kimsenin, işlediği o kötü ameller, onun ateşi olur, Cehennem’de azâp olunmasına sebep olur, demektir.

Hicrî:  11 Zilhicce  1446  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder