16 Mayıs 2024 Perşembe

İLİM TAHSİLİ İÇİN LÂZIM GELEN VAZİFELER


 

عَنْ جُنْدُبِ بْنِ عَبْدِ اللهِ رَضِيَ اللّٰهُ عَنْهُ قَالَ : كُنَّا مَعَ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَنَحْنُ فِتْيَانٌ حَزَاوِرَةٌ فَتَعَلَّمْنَا الْإِيمَانَ قَبْلَ أَنْ نَتَعَلَّمَ الْقُرْآنَ ثُمَّ تَعَلَّمْنَا الْقُرْآنَ فَازْدَدْنَا بِهِ إِيمَانًا. (هـ)

 جندب بن عبدالله ( رضى الله عنه ) شويله بيوردى : بز ، بيغمبر أفندمزيك ( صلى الله عليه وسلم ) ياننده كنج دليكانليلر إيديك . قرأنى كريم دن أؤنجه إيمانى أؤكرندك . او قرآنى كريم ، بزيم إيمانمز ( يك نورونى ) زياده لشتردى . "

Cündüb bin Abdullah (r.a.) şöyle buyurdu:  “Biz, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) yanında genç delikanlılar idik. Kur’ân-ı Kerîm’den önce imanı öğrendik, sonra Kur’ân-ı Kerîm’i öğrendik. O Kur’ân-ı Kerîm, bizim imanımızı(n nûrunu) ziyadeleştirdi.”

(Sünen-i İbn-i Mâce)

Hicrî:     08  Zilkâde  1445  Fazilet Takvim

 

 

İLİM TAHSİLİ İÇİN LÂZIM GELEN VAZİFELER

 

İlim öğrenmek isteyenlere birtakım mühim vazifeler düşer ki bunların bazıları şöyledir:

Birinci vazife: Ahlâkını güzelleştirmeye ve nefsini terbiye etmeye itina göstermektir. Büyük âlimlerden Fahreddin er-Râzî Hazretleri demiştir ki: “Ruhun saadeti ancak iki şeyle mümkündür: Biri, düşünce ve fikrin ilim ile kemâle ermesi, diğeri ilmin güzel ahlâklar ile kuvvetlenmesi ve nurlanmasıdır. Binâenaleyh bir adam, her ne kadar birtakım ilimler ile fikrini aydınlatmaya ve zihnini kuvvetlendirmeye muvaffak olsa bile güzel ahlâklar ile kendisini süslemedikçe ruhî bir saadet temin etmiş sayılamaz. Nitekim, “Her kim ilmini güzel ahlâk ile süslemezse, âhirette o ilimlerden bir fayda göremez.” denilmiştir.

İkinci vazife: Güzel bir niyete, zorluklara ve sıkıntılara karşı sabretme vasfına sahip olmaktır. Güzel niyetten mahrum olanlar ilmin faydasını göremezler. İlim yolunda metanet gösteremeyenler feyz ve kemâlât elde edemezler. Sabırlı ve metanetli kimseler birtakım şiddetli ihtiyaçların tesiri altında kaldıkları hâlde bütün bu sıkıntılara karşı göğüs gererek ilimlerini devamlı genişletirler. Nitekim: “Her kim, zamanın zorluklarına karşı tahammül ederse, elbette bütün işlerinde Rabb’inin yardımına kavuşur.” denilmiştir.

Üçüncü vazife: Öğreneceği ilme karşı pek istekli ve gayretli olmak, hayatının bir dakikasını boş yere zâyi etmemeye çalışmaktır. İnsan hayatı pek kıymetlidir. Zâyi edilen günlerin bir saniyesinin bile telafisi mümkün değildir. İmâm-ı Âzam (rah.) Hazretleri, “Musibetlerin en büyüğü, vakti, faydasız yere zâyi etmektir.” buyurarak hayatın kıymetini çok güzel ifade etmişlerdir.

Dördüncü vazife: Hayat devam ettiği müddetçe ilim öğrenmeye de devam etmektir. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimizin, “Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz.” emr-i Nebevî’si, bu vazifeyi pek güzel ifade etmektedir.

Velhâsıl ilim ve fazilet nurlarının parlak bir şekilde yayılmasını arzu edenler için, kuvvetli bir irade, azim ve gayret ile selâmet yolunu takip etmek icap eder.

Hicrî:     08 Zilkâde  1445  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder