قَالَ
صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: لا تَقُومُ السَّاعَةُ حَتَّى
يَتَقَارَبَ الزَّمَانُ فَتَكُونُ السَّنَةُ كَالشَّهْرِ وَالشَّهْرُ
كَالْجُمُعَةِ وَتَكُونُ الْجُمُعَةُ كَالْيَوْمِ وَيَكُونُ الْيَوْمُ
كَالسَّاعَةِ وَتَكُونُ السَّاعَةُ كَالضَّرْمَةِ بِالنَّارِ.
(ت)
" ( زمانيك بركتى
آزاليب ) سنه آى قادار آى حفته قادار حفطه كون قادار كون ساعت قادار و ساعات ده
قورو اوطون آتشته يانماسى قادار قصالمادقجه قيامت قوبماياجق در ."
“(Zamanın bereketi azalıp) Sene ay kadar, ay hafta kadar, hafta
gün kadar, gün saat kadar ve saat da kuru otun ateşte yanması kadar
kısalmadıkça kıyâmet kopmayacaktır.”
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 16 Cemâziyelevvel 1436 Fazilet
Takvimi
YER VE GÖKLER YARATILDIKTAN BERİ AYLAR ONİKİDİR
Hac, umre, oruç, zekât, bayramlar vesâir dîni hükümlerin îfâ
edildiği kamerî aylar on ikidir. Kamerî aylar bir hilâlden diğerine
kadar bazan otuz, bazan yirmi dokuz gün çeker. Kamerî (Hicrî) sene 354
gün 8 saattir. Bu günler, Şemsî (Milâdî) yıldan daha az olduğundan
ayları da mevsimden mevsime değişir ve Hac, Oruç ve Ramazan bazan yaza,
bazan kışa denk gelir.
On iki ay: Muharrem, Safer, Rebîulevvel, Rebîulâhir, Cemâziyelevvel,
Cemâziyelâhir, Receb, Şâban, Ramazan, Şevvâl, Zilkâde ve Zilhicce’dir.
Bu aylardan dördü; Zilkâde, Zilhicce, Muharrem ve Receb haram (tazim ve
hürmet icab eden) aylardır.
FAZİLETLİ VAKİTLER
Hak Teâlâ bazı şeyleri, onun benzeri diğer bazı şeylerden daha muhterem; hürmetli kılmıştır:
Cuma ve Arefe günlerini -onlarda hususi ibadetleri emrederek- üstün
kılmıştır. Ramazân-ı şerifi diğer aylardan daha faziletli kılarak
ayırmıştır. Günün ve gecenin bazı saatlerini ayırıp onlarda namazı farz
kılmıştır. Mescid-i Haram gibi bazı mekân ve beldeleri diğerlerine üstün
kılmıştır. Yine bazı aylarda işlenen hayırlı işlere kat kat sevap
verildiği gibi günahların da cezası daha şiddetlidir.
Bazı Peygamberler ve ümmetleri, diğerlerinden üstün olduğu gibi
vakitlerin bazısı da bazısından üstündür. Bu hususi vakitlerin
faziletlerine ermek için, kalpler Cenâb-ı Hakka ibadete yönelir, bu
vakitlere kavuşmayı arzular. Bu aylarda işlenen hayırlı amellere kat kat
sevap verilmesi Allâhü Teâlâ’nın ihsanıdır.
Allâhü Teâlâ bir kulunu sevdiğinde onu faziletli vakitlerde sâlih amellerin en üstünlerini işlemeye muvaffak kılar.
Bir kula da gazab ederse -neûzü billâh; Allâh’a sığınırız- onun
himmetini dağıtır. O kimse kötü ameller işler, haramlara düşerek vaktin
bereketinden mahrum kalır ve böylece azâbı da daha elîm ve şiddetli
olur. İnsana lâzım gelen, bütün gayreti ile faziletli vakitlerden gaflet
etmemektir. Zira böyle vakitler hayırların mevsimidir. Nasıl ki tüccar
ticaret vaktinde gaflette kalırsa kâr edemez, ibâdet edenler de bu
faziletli vakitlerden gaflet ederse büyük sevaplara eremez. Tembellik
etmemeli, fırsatları ganimet bilmelidir.
Hicrî: 16 Cemâziyelevvel 1436 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder