قال سُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّ عِلْمًا لَا يُنْتَفَعُ بِهِ كَكَنْزٍ لَا يُنْفَقُ مِنْهُ فِي سَبِيلِ اللهِ. (ج)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : كندسيله منفعتلنلمين ( عمل أدلمين ) علم ، الله يولنده حارجانمايان حازينه كبى ( صاحبنه وبال ) در . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Kendisiyle menfaatlenilmeyen (amel edilmeyen) ilim, Allah yolunda harcanmayan hazine gibi (sahibine vebal)dir.”
(Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr)
Hicrî: 28 Cemâziyelâhir 1447 Fazilet Takvim
İLİM SADECE SATIRDA KALMAMALIDIR -2
Râzgânî Hazretleri, meşhur fıkıh âlimlerinden olduğu için İmâm Gazâlî Hazretleri, fıkhın en zor ve derin meselelerini bu zâttan öğrenmişti. Fakat Gazâlî Hazretleri bir dâhî idi. Keskin zekâsı, sadece fıkıhla iktifa edemiyordu. Her şeyi bilme, her şeyin hakikatini anlama arzusu, zihnini kemiriyordu.
Bu arzu ile İmâm Gazâlî Hazretleri, Cürcan’a gidip İmâm Ebû Nasr el-İsmâilî Hazretlerinin ders halkasına katıldı. İşte böylesine büyük insanlar, başlarına gelen bir felaketten bile ders alırlar.
İmâm Gazâlî, Cürcan’da tahsilde iken hocasının anlattığı dersleri, defterine not etmeyi âdet edinmişti. Fakat Cürcan’dan memleketi Tûs’a dönerken yolda eşkıyalar tarafından bütün eşyaları ile birlikte kitapları ve ders notlarının olduğu defterleri de gasp olundu. Kitap ve defterlerinin zâyi olacağı endişesi, İmâm Gazâlî Hazretlerinin aklını başından aldı. Senelerce çalışıp gayret edip emek verdiği bütün her şeyin bir anda zâyi olmasına razı olamıyordu. Eşkıyaların reisine müracaat ederek en azından kitap ve defterlerini geri istedi.
Senelerce çektiği tahsîl meşakkatinin neticesi olan bu kitaplar, onun hayatı kadar azîz ve kıymetli olduğu ve kendilerinin hiçbir işine yaramayacağı için kitaplarının geri verilmesini rica etti. Eşkıyaların reisi de kitapları ve defterleri, İmâm Gazâlî Hazretlerine iade etti. Fakat aynı zamanda ona bir de ders vererek dedi ki: “İlim, satırlarda değil, sadırlarda (hafızalarda, zihinlerde) olmalıdır. Kitaplar, elinden alındığı vakit, benim gibi olacaksan senin fazilet ve kemâlâtının ne kıymeti, ne ehemmiyeti kalır!”
Bu ders, pek ağırdı. Bundan sonra İmâm Gazâlî Hazretleri, her okuduğu şeyi evvela kalbine ve aklına nakşetmiş sonra bir kitaba kaydetmiştir.
İmâm Gazâlî rahimehullâh, bu eşkıyaya olan minnettarlığını hatırlayarak hep şöyle söylerdi: “Önceden yazdığım ve çalıştığım şeyleri, şimdi öyle ezberledim ki hırsızlar, bugün bütün kitaplarımı almış olsalar bile ilmimden hiçbir şey kaybetmiş olmam.”
Hicrî: 28 Cemâziyelâhir 1447 Fazilet Takvim

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder