22 Ocak 2015 Perşembe

NİMETLERE ŞÜKÜR




قَالَ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:    اِنَّ الشَّيْطَانَ يَحْضُرُ اَحَدَكُمْ عِنْدَ كُلِّ شَيْءٍ مِنْ شَأْنِهِ حَتَّى يَحْضُرَهُ عِنْدَ طَعَامِهِ فَاِذَا سَقَطَتْ مِنْ اَحَدِكُمْ اَللُّقْمَةُ فَلْيُمِطْ مَا كَانَ بِهَا مِنْ اَذًى ثُمَّ لِيَأْكُلْهَا وَلَا يَدَعْهَا لِلشَّيْطَانِ . (م)
"  هرزمان سزه گليب مُصَلَّطْ اولمق شيطانيك وضيفه سدر . او سز يمك يركنده كلر .  شايت برنز لقماسى يره دشرسه اؤزرندكنى تمزليب اونى يسين .  شيطانه براقماسين ... "
 ( حديث شريف صحيح مسلم )
Her zaman size gelip musallat olmak Şeytan’ın vazîfesidir. O, siz yemek yerken de gelir. Şâyet birinizin lokması yere düşerse üzerindekini temizleyip onu yesin. Şeytana bırakmasın...” 
(Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 01 Rebîulâhir 1436   Fazilet Takvimi  

NİMETLERE ŞÜKÜR


Allâhü Teâlâ, İbrâhim Sûresi’nin 7. âyet-i kerîmesinde (meâlen):
“...Eğer siz (nimetlerime) karşı şükrederseniz, size olan nimetlerimi arttırırım. Ve eğer nankörlük ederseniz şüphe yok ki benim azâbım pek şiddetlidir.” buyurmuştur.
Bu âyet-i kerîme Hak Dîni Kur’ân Dili Tefsîri’nde şöyle îzâh edilmiştir:
“Eğer kavuştuğunuz nimetlerin değerini bilir, Allah’ın dininden, ona itâatten ayrılmazsanız elbette size kat kat nimetler ihsan ederim. Ve eğer küfür ile (Allâh’ın dininden çıkıp) isyanlar ile (nehyettiklerini; yapmayın dediklerini yaparak) nankörlükte bulunursanız, o nimetlerin değerini bilmemiş olursunuz. Verdiğim nimetlere karşı nankörlük edip şükrünü yerine getirmeyenler hakkında azâbım pek şiddetlidir.
Evet.. Bir nimetin kadrini bilip şükretmek, o nimetin artmasına sebep olur. O nimetin kadrini bilmeyip nankörce hareket edenler bilâhare o nimetten de mahrum kalırlar.
İşte Cenâb-ı Hak, bu husustaki vaad ve tehdidini kullarına bildiriyor ki, uyansınlar, hareketlerini tanzim etsinler; itikatlarını, amel ve ahlaklarını düzeltsinler. Böyle bir hareket ise sırf kulların menfaatleri icabıdır. Yoksa Cenâb-ı Hak, kullarının şükretmesine ve ibâdetlerine -hâşâ- muhtaç değildir.”

“EKMEĞE HÜRMET EDİNİZ...”

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuştur:
“Ekmeğe hürmet ediniz. Zîrâ Allâhü Teâlâ onu rızıkların en şereflisi kılmıştır. Kim ekmeğe hürmet ederse Allâhü Teâlâ da ona ikramda bulunur.”
“Ekmeğe hürmet ediniz. Muhakkak o, yerin ve göğün (yağmur ve toprağın) bereketindendir. Sofradan düşen kırıntıyı kim yerse günâhları mağfiret olunur.” (Feyzu’l-Kadîr)
Hicrî: 01 Rebîulâhir 1436   Fazilet Takvimi  



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder