19 Mart 2025 Çarşamba

CENNETLERE NÂİL OLACAK KİMSELER


 

قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ كَانَتْ فِيهِ ثَلَاثٌ أَدْخَلَهُ اللهُ فِي رَحْمَتِهِ وَأَرَاهُ مَحَبَّتَهُ وَكَانَ فِي كَنَفِهِ: مَنْ إِذَا أُعْطِيَ شَكَرَ وَإِذَا قَدَرَ غَفَرَ وَإِذَا غَضِبَ فَتَرَ. (هب)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : كندسنده شو أؤج حصلت بولونان كمسي الله تعالى ، جتنتنه قويار ، اوكا محبتنى كوسترير و او كمسه ، الله تعالى ، نيك همايه سنده اولور : ورلديكى زمان شكرأدن ، كوجى يتيكى زمان عفوأدن و أؤفكلنديكى زمان عفوأدن و أؤفكلنديكى زمان أؤفكسنى ينن . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Kendisinde şu üç haslet bulunan kimseyi Allâhü Teâlâ, Cennet’ine koyar, ona muhabbetini gösterir ve o kimse, Allâhü Teâlâ’nın himâyesinde olur: Verildiği zaman şükreden, gücü yettiği zaman affeden ve öfkelendiği zaman öfkesini yenen.”

(Beyhakî, Şuabü’l-Îmân)

Hicrî:  19  Ramazân   1446  Fazilet Takvim

 

 

CENNETLERE NÂİL OLACAK KİMSELER

 

Hicr Sûresi’nin 45 ilâ 48. âyet-i kerîmelerinde, takvâ sahibi olanların ebediyen Cennetlerde kalacaklarını müjdelemektedir. Şöyle tefsir edilmiştir:

Takvâ sahibi olanlar yani dünyada küfür ve şirkten korunan, iman ile muttasıf bulunmuş zâtlar muhakkak ki yarın âhirette Cennetler, bağlar, bahçeler, pınarlar, çeşmeler ve nehirler içindedirler. Öyle güzel hayat bahşeden nimetlere devamlı nâil olacaklardır.

Cennetlere nâil olacak olan, Şeytan’a uymaktan sakınan, küfür ve isyandan korunan bu takvâ sahibi zâtlara, Allâhü Teâlâ tarafından pek büyük bir iltifat olarak denilecektir ki: “Ey mesut zâtlar; oraya, o Cennetlere emniyet içinde, yok olmaktan, âfetlerden devamlı korunmuş bir hâlde, Allâh’ın selâmına kavuşmuş bulunarak giriniz.”

Cenâb-ı Hak buyuruyor ki: O müminleri böyle muazzam nimetlere nâil kılmayı takdir ve irade buyurduk ve o Cennet’e nâil olacak zâtlardan haset, kin, cimrilik, düşmanlık gibi kötü hasletleri çıkarıp attık. Artık Cennet ehli arasında bu gibi şeylerden bir eser bulunmayacaktır. Yani İslâm’ın şiârından birisi de kin tutmamaktır. Allah, takvâlı kalplerde kin bırakmaz. Mazide olmuşsa siler.

Cennet ahalisi, o saadet dolu Cennetlerde yüksek mevkilerde oturacaklar. Birbirlerine karşı dînî bir kardeşlik, muhabbet ve mürüvvetle bağlı bir hâlde aralarında bir muhabbet tecelli edecektir. O mesut zâtlara, Cennetlerde bir zahmet dokunmaz. Onlar, o Cennet âleminde bir kedere, bir meşakkate aslâ maruz kalmazlar, o Cennetlerden çıkarılacak da değillerdir. Orada ebediyen ikamet ederek sayısız nimetlere, tecellilere mazhar olacaklardır. Bu nâil olacakları benzersiz mükâfatlar, aslâ zeval bulmayacaktır. İşte Allâh’ın dinine bağlılığın pek ulvî neticesi böyle olacaktır. Ne muazzam bir İlâhî lütuf!

Artık ey insanlar, ey ümmet-i Muhammed! Şeytan’a uymaktan sakınınız, İslâm dinine, Allâh’ın Resûlüne tâbi olunuz, kalbinizden kin ve hileyi atıp takvâlı olunuz da takvâ sahiplerinin yeri olan o Cennetlere, emniyet içinde güle güle, selâmetle giriniz.

Hicrî:  19  Ramazân  1446  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder