قَالَ اللّٰهُ تَعَالَى : يُخَادِعُونَ اللّٰهَ وَهُوَ خَادِعُهُمْ وَاِذَا قَامُٓوا اِلَى الصَّلٰوةِ قَامُوا كُسَالٰى يُرَٓاؤُنَ النَّاسَ وَلَا يَذْكُرُونَ اللّٰهَ اِلَّا قَلِيلًا. (سورة النساء، ١٤٢)
الله تعالى شويله بيوردى ( مئالا ) : شبهسز منافقلر ، ( ظنلارنجه ) اللهه هيله يابمايه قالقشيورلر . حابوكى الله ، اونلاريك هيله لرينى باشلارينه كجرمشدر . ( اونلر ) نمازه قالقدقلرى وقيت ، أؤشنه أؤشنه قالقارلر . حالقه كوسترش يابارلر و اللهى بك آز آنارلر . "
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu -meâlen:Şüphesiz münafıklar, (zanlarınca) Allâh’a hile yapmaya kalkışıyorlar. Hâlbuki Allah, onların hilelerini başlarına geçirmiştir. (Onlar) namaza kalktıkları vakit, üşene üşene kalkarlar. Halka gösteriş yaparlar ve Allâh’ı pek az anarlar.”
(Nisâ Sûresi, âyet 142)
Hicrî: 16 Ramazân 1446 Fazilet Takvim
DİN İLE ALAY EDENLERİN ÂKIBETİ
Hicr Sûresi’nin 94 ilâ 96. âyet-i kerîmeleri, Resûl-i Ekrem sallallâhü aleyhi ve sellem Hazretlerinin İslâm dinini yaymak ve müşriklerin alaycı hâllerine iltifat etmemekle mükellef bulunmuş olduğunu bildiriyor. Ve o alay edenlerin yakın zamanda ne gibi felâketlere uğrayacaklarını ihtar ediyor. Bu âyet-i celîleler şöyle tefsir edilmiştir:
Ey Resûl’üm! Artık sen emrolduğun şeyi; Allah tarafından tebliğine memur bulunduğun dînî hükümleri, tam bir metanetle açıkla. O hükümlerin lüzumunu, ulviyetini ümmetine beyan et, yaymaya çalış. Müşriklere aldırış etme. Onların kınamasına, alay etmesine bakma, sen yine herkesi, güzel bir tarzda irşâd ve ikaza devam lütfunda bulun.
Şüphe yok ki biz, (ben Hâlık-ı Azîmüşşân, kudret ve azametimle), o alay edenlere, peygamberlik makamına karşı o alaycı bir vaziyet almak alçaklığını gösteren dinsizlere karşı sana yeteriz. Senin intikamını onlardan alırız ve onları, yaptıkları fenalıkların cezasına uğratırız.
O kâfirler, Allâhü Teâlâ’dan başka ilah edinirler. Allâh’ın birliği apaçık iken onu tasdik etmezler de birtakım mahlûkata da ulûhiyet (İlahlık) isnadından geri durmazlar. Artık öyle müşrikler, yakında ne kadar bâtıl bir inançta bulunmuş olduklarını ve dünyada da, âhirette de nasıl birer felâkete, azâba uğrayacaklarını anlayacaklardır. Fakat bu anlayışın artık kendilerine bir faydası olmayacaktır.
Rivâyete göre Kureyş kabilesi reîslerinden müşrik olan beş kişi, Resûl-i Ekrem sallallâhü aleyhi ve sellem ile alay etmeye cüret göstermişlerdi. Bunlar, “Velîd bin Muğîre, Âs bin Vâil, Adiy bin Kays, Esved bin Abdülmuttalib, Esved bin Abdi Yeğûs” adındaki kimselerdi. Bunların her biri kısa zamanda birer felakete uğrayarak helâk olmuşlardır. Bu âyet-i kerîmenin bu husûstaki haberi böylece tahakkuk etmiştir.
Hicrî: 16 Ramazân 1446 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder