28 Şubat 2017 Salı

GELENBEVÎ İSMÂİL EFENDİ (1730-1791)



قَالَرَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: إِذَا أَخَذَ أَحَدُكُمْ فَلْيَأْخُذْ بِيَمِينِهِ وَإِذَا أَعْطَى فَلْيُعْطِ بِيَمِينِهِ. (طب)
بيغمبر أفندمز محمد مصطفى صلى الله عليه وسلم بيوردلر  ."     سزدن برينز بر شى آلاجاغى زمان صاغ أليله آلسين ، بر شى وره جكنده ده صاغ أليله ورسين ."
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Sizden biriniz bir şey alacağı zaman sağ eliyle alsın, bir şey vereceğinde de sağ eliyle versin.” 
(Hadîs-i Şerîf, Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Kebîr)
Hicrî:   01 Cemâziyelâhir   1438  Fazilet Takvimi  
 

GELENBEVÎ İSMÂİL EFENDİ (1730-1791)


Bir Fransız mühendis, Birinci Abdülhamîd Han devrinde, İstanbul'a gelmişti. Reîsü'l-küttâb (devrin hâriciye nâzırı) ile görüşürken: “Hazırladığım şu logaritma cedvelini Osmanlı Devleti'nin pâyitahtında anlayacak bir âliminiz var mıdır?” diye sorar.
Hâriciye veziri, Fransız mühendisi Gelenbevî İsmâil Efendi'nin evine gönderir. Mühendis, Gelenbevî'nin fakirliğini görerek: “Bu zât mı böyle ilmi bilecek!” der. Bununla birlikte cedveli üstâdın yanında bırakır ve belirledikleri günde cevâbını ister.
Tayin edilen vakit geldiğinde, Gelenbevî'nin Logaritma'ya dâir iki makâle üzere gâyet faydalı bir risâle te'lîf ettiğini görür. Fransız mühendis son derece hayret içinde kalır. Zira logaritma cedvelleri Avrupa'da henüz pek yakın bir vakitte yapılmaya başlamıştı. Hâriciye vezirine: “Eğer Gelenbevî bizim ülkemizde olsa kıymeti, ağırlığınca altın olurdu” der ve Gelenbevî'nin bir portresini almak için izin ister.
Gelenbevî İsmail Efendi'yi Hâriciye makamına getirirler. Elbiseleri eskice olduğundan ona vezîrin kıyafetlerinden ve kıymetli kürklerinden giydirirler. Mühendis, bu kıyâfetiyle resmini yaptıktan sonra İsmail Efendi resmine bakarak:
“Allâh'a hamdolsun ki kendimi kürk giymiş halde de gördüm” der. Bu hadise, 1787 senesinde olmuştur.
Din ve dünyâ ilimlerini dîne hizmet için öğrenen ve kâmil âlimlerden ilim alan kimselerin ufukları ve basiretleri çok geniş olur. Gelenbevî İsmail Efendi de böyle bir âlim idi. Asrının en büyük âlimlerinden ilim tahsîl etmiş, aklî ve naklî ilimlerde kemâle ermişti. Eserleri de ilimdeki dirâyetini göstermektedir.
Logaritma risâlesinden başka eserlerinden bazıları şunlardır: Devvânî'nin Akâid'e dâir Şerhu'l-Adudiyye'sine hacimli bir hâşiyesi, Ebu'l-feth'in Ahlâk'a dâir iki kitabına ve Tehzîb-i Mantık'ına hâşiyeleri, Molla Câmî'nin el-Fevâi-dü'z-Zıyâiyyesi'ne ta‘lîkât, Mantık'da Şerhu'l-Esîriyye, Mantık-ı sûrî'de el-Burhân, el-Amel bi-rub‘i'l-müceyyeb, Küsûrâtü'l-Hesâb ve Abdülhakîm Siyelkûtî'nin Akâid-i Nese-fiyye hâşiyesine Hâşiye.
Hicrî:   01 Cemâziyelâhir   1438  Fazilet Takvimi 



27 Şubat 2017 Pazartesi

PEYGAMBERİMİZİN BÜTÜN HADÎSLERİNİ KİM BİLEBİLİR?




قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: نَضَّرَ اللهُ امْرَأً سَمِعَ مِنَّا شَيْئًا فَبَلَّغَهُ كَمَا سَمِعَ فَرُبَّ مُبَلَّغٍ أَوْعَى مِنْ سَامِعٍ. (ت)
بيغمبر أفندمز محمد مصطفى صلى الله عليه وسلم بيوردلر  ."     بنم سوزومو إشتب بلله دكدن صكره إشتديكى كبى بشقسينه اولاشتران الله يوزونو آغارتسين . نيجه إشتنلر واردركى بالذات إشيتندن دها إيى محافظه أدر ."
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Benim sözümü işitip belledikten sonra işittiği gibi başkasına ulaştıranın Allah yüzünü ağartsın. Nice işitenler vardır ki bizzat işitenden daha iyi muhafaza eder.” 
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)
Hicrî:   30  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi 

PEYGAMBERİMİZİN BÜTÜN HADÎSLERİNİ KİM BİLEBİLİR?


Meşhur hadîs âlimi İmam Ebû Zür‘a (rah.): İmam Buhârî ve İmam Müslim ile aynı asırda yaşamıştır. İmam Müslim, Sahîh'ini ona arz etmişti. Zehebî (rah.), İmam Ebû Zür‘a hakkında “Seyyidü'l-Huffâz ve Muhaddisü Rey'dir” derdi.
Ebû Zür‘a er-Râzî'ye Peygamber Efendimizden hadîs rivâyet edenlerin adedi soruldu. Dedi ki:
“Onların tamamının adedini kim bilebilir! Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Vedâ Haccı'nda kırk bin sahâbe, Tebûk Gazâsı'nda yetmiş bin sahâbe bulunmuştur.”
Bir adam, Ebû Zür‘a er-Râzî'ye “Peygamberimizden sahîh olarak sâbit olan dört bin hadîs vardır, diyorlar” dedi. Ebû Zür‘a cevaben dedi ki:
“Bunu kim dediyse Allah onun dişlerini söksün! Bu zındıkların söyleyeceği sözdür. Peygamberimizin bütün hadîslerini kim bilebilir? Peygamber Efendimiz (s.a.v.) âhirete irtihal ederlerken ondan hadîs işiten ve rivâyet eden en az yüz on dört bin sahâbe vardı.”
Diğer rivâyette de şöyle cevap verdi:
“Onu gören ve işiten yüz on dört bin sahâbe vardı.” Adam: “Ey Ebû Zür‘a! Onlar neredeydiler ve nasıl işittiler?” diye sordu.
“Medîneliler, Mekkeliler ve bu ikisi arasında yaşayan halk ve Arab yarımadasının her tarafından gelen Arablardır.
Sadece Vedâ Haccı'nda bulunan (kırk bin) Ashaba bak. Onların tamamı Resûlullâh'ı gördüler ve sözlerini işittiler” diye cevap verdi. (Mukaddime-i İbn-i Salâh)

CEMÂZİYELÂHİR İCTİMÂI, RU’YET VE BAŞLANGICI

Hicrî Kamerî 1438 yılı Cemâziyelâhir ayı ictimâ‘ı (26 Şubat Pazar) günü Türkiye saati ile 17.58'dedir.
Ru'yet, ise 27 Şubat Pazartesi Türkiye saati ile 08.56'dadır. Hilâl'in görüldüğü yerler: Büyük Okyanus, Japonya, Güney Kore, Çin, Endonezya, Malezya, Hindistan, Filipinler Pakistan, Türkiye, Mısır, Fas, Cezayir, Tunus ve Arap yarımadası.
Hilâl'in görüldüğü günü takip eden 28 Şubat Salı günü de Cemâziyelâhir ayının 1. günüdür.
Hicrî:   30  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi 



26 Şubat 2017 Pazar

BABA HAKKININ EHEMMİYETİ



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: ... وَأَسْرَعُ الشَّرِّ عُقُوبَةً اَلْبَغْيُ وَقَطِيعَةُ الرَّحِمِ. (هـ)
بيغمبر أفندمز محمد مصطفى صلى الله عليه وسلم بيوردلر  ."     عذابى أك سرعتلى وريله جك اولان شر ، ظُلْمَتْمَكْ و صلهء رحمى ( يقن آقرابه إيله علاقه يى ) كسمكدر ."
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “Azabı en süratli verilecek olan şer, zulmetmek ve sıla-i rahmi (yakın akraba ile alakayı) kesmektir.” 
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i İbn-i Mâce)
Hicrî:   29  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi 

BABA HAKKININ EHEMMİYETİ


Hârun Reşîd devri vezirlerinden Fazl bin Yahyâ el-Ber-mekî'de baras hastalığı (alaca-vitiligo) vardı.
Nedîmlerini topladı ve ‘Zamanımızda Irak, Horasan, Şam ve İran'da en meşhûr ve tecrübeli hekim kimdir?' diye sordu. “Şiraz'daki Caslık isminde bir hekimdir.” dediler. Hemen hediyelerle bir heyet gönderdi ve onu Bağdad'a getirtti.
Sonra onu imtihan için ‘Benim ayaklarımda bir hastalık var, tedavi ediniz' dedi. Hekim ona bir perhiz tarif etti ve bazı şeyleri yememesini söyledi. Fazl perhize riayet etmedi. Ertesi gün hekim bevil nümunesi istedi. Tetkikten sonra “Ben nasıl sizi tedavi edeyim, ne dediysem aksini yapmışsınız” dedi.
Fazl bin Yahya, onun mahâretini görüp memnun oldu ve onu imtihan için yaptığını söyledi. Sonra asıl hastalığını söyledi. Hekim, ne türlü tedavi ettiyse günler geçti ama hastalık geçmedi. Bunun üzerine Fazl'a:
“Efendim, size her türlü ilacı yaptım, amma fayda etmedi. Öyle zannediyorum ki babanız size darılmıştır, sizden razı değildir. Onu razı etmedikçe sizden bu hastalık gitmez, tedavi mümkün değildir” dedi.
Fazl hemen o gece babası Yahyâ'nın yanına gitti. Onun ayaklarına kapanıp râzı etti. Bundan sonra hekimin tedavisi fayda verdi ve kısa zamanda iyileşti. Fazl, hekime:
“Hastalığımın pederimin bana gazablanmasından olduğunu nereden bildin?” diye sordu. Şöyle cevap verdi:
“Ben bu hastalığa iyi geleceğini bildiğim her neyi denediysem fayda vermedi. Kendi kendime ‘Bu adam bir taraftan bir mânevî darbeye uğramıştır' dedim. Baktım, gece size öfkeli yahut sizin sebebinizle hüzünlü uyuyan kimseyi bulamadım. İnsanlara devamlı iyilik ettiğinizden sizden herkes memnun idi. Sonra pederinizle aranızda ihtilaf olduğunu öğrenince sebebin bu olduğunu anladım.”
Hicrî:   29  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi 




25 Şubat 2017 Cumartesi

AHLÂKIN GÜZELLİKLERİNİ TAMAMLAMAK ÜZERE GÖNDERİLDİM



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اَلْاِسْلَامُ حُسْنُ الْخُلُقِ. (كنز)
بيغمبر أفندمز محمد مصطفى صلى الله عليه وسلم بيوردلر  ."     إسلام ، كوزل آخلاق در ."
Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem) buyurdular: “İslam, güzel ahlaktır.” 
(Hadîs-i Şerîf, Kenzü’l-Ummâl)
Hicrî:   28  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi 

“AHLÂKIN GÜZELLİKLERİNİ TAMAMLAMAK ÜZERE GÖNDERİLDİM”


Resûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.v.): “Ben ahlâkın güzelliklerini tamamlamak üzere gönderildim” buyurdular. Onun bi‘setinden (peygamber olarak gönderilmesinden) önce güzel ahlâk ve övülmüş sıfatlar henüz tamam değildi. Meselâ hasedin iki tarafı vardır: Biri mezmum (kötülenmiş) olanıdır ki başkasındaki nimetin yok olmasını istemektir. Böyle hasedi bütün peygamberler yasaklamıştır. Hasedin memduh (övülmüş) olan diğer tarafına da gıbta derler. Nitekim hadîs-i şerîfte buyuruldu:
Ancak iki kişiye gıpta edilir:
Biri: Allâhü Teâlâ bir kuluna nâfi‘ (faydalı ilim) ihsân edip o da onu neşredip halkın ölmüş kalplerini onunla diriltmeye çalışsa işte ona gıbta edilir.
İkincisi: Allâhü Teâlâ bir kuluna mal ihsân edip o da onu Allâh’ın emrettiği hayır yollarına sarfetse, işte buna da gıbta edilir.
İşte mü'min gıbta edecekse böyle faydalı şeylere gıbta etmelidir.
Gazab yani öfke kötülenmiştir. Amma Allah için gazab etmek güzel ahlaktandır. Kibir de böyledir. Nitekim “Kibirliye karşı kibirlenmek tevâzudandır.” buyurulmuştur.
Bunlar gibi ne kadar fena sıfat varsa tamamının övülmüş tarafı tespit olunmuş ve ümmet-i Muhammed onunla amel etmiştir. Yani kötülenmiş tarafını terk etmiş ve övülen kısmıyla amel etmişlerdir.

GÜNEŞ TUTULMASI

26 Şubat Pazar günü “Halkalı Güneş Tutulması” vuku bulacaktır. Tutulmanın görüldüğü yerler:
Afrika Kıtası, Güney Amerika, Pasifik Okyanusu, Şili, Arjantin.
Tutulma Türkiye, Almanya ve Avusturya'dan görülemeyecektir Tutulmanın büyüklüğü: 0.992
Tutulmanın başlangıcı: 26 Şubat 2017 15.09 (Türkiye Saati)
Tutulmanın ortası: 26 Şubat 2017    17.56 (Türkiye Saati)
Tutulmanın Sonu: 26 Şubat 2017    20.34 (Türkiye Saati)
Hicrî:   28  Cemâziyelevvel   1438  Fazilet Takvimi