قَالَ
صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: يَا عِبَادِي إِنِّي حَرَّمْتُ الظُّلْمَ عَلَى
نَفْسِي وَجَعَلْتُهُ بَيْنَكُمْ مُحَرَّمًا فَلَا تَظَالَمُوا. (م)
"
الله تعالى بويوردوكى : أى قوللرم محقق بن
ظلمو كنديمه حرام قلدم و اونى آرانزده (
يعنى بربرينزه ظلمو ده ) حرام قلدم
اؤيليسه بربرينزه ظلمتمينز ."
“Allâhü Teâlâ buyurdu ki: Ey kullarım! Muhakkak ben zulmü kendime
haram kıldım ve onu aranızda (yani birbirinize zulmü de) haram kıldım.
Öyleyse birbirinize zulmetmeyiniz.”
(Hadîs-i Kudsî, Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 22 Safer 1437 Fazilet Takvimi
İNSAN DÜNYADA BİR YOLCUDUR
İnsanlar, Allâhü Teâlâ yarattığından beri mükellefdirler. Yokluktan varlığa çıkardığından beri hep yolculuktadırlar. Onların hakîki vatanları, menzilleri cennet yahut Allah muhafaza cehennemdir.
İnsan yaratılışından cennet ve cehenneme ulaşıncaya kadar altı menzile uğrar:
• Elestü bi-Rabbiküm menzili. Buradan geçtik. (Ruhlar âleminde Cenâb-ı Hak “Elestü bi-Rabbiküm: Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” dedi. Bütün ruhlar “Belâ: Evet Rabbimizsin” dediler.)
• İçinde bulunduğumuz dünya,
• Berzah: Küçük kıyâmet yani ölümden sonraki kabir hayatı,
• Mahşer meydanı,
• Cennet yahut Cehennem,
• Allâhü Teâlâ’nın cemaliyle müşerref olup görmek.
Bunlardan başka sayılamayacak kadar uğranılan yerler varsa da aslı bu altıdır. Bizim asıl dikkat edeceğimiz imtihân ve amel yeri olan dünyâ geçididir. Burada Allâhü Teâlâ’nın emirlerine uymamız îcâb eder. Akıllı kişi bilir ki yolculukta meşakkat ve mihnet vardır ve yolcu tehlike ve korkulardan asla emniyette olamaz. Bu dünya zevk ve safa içinde rahat edilecek yer değildir. (Keyfiyetü’s-Sülûk, S. Tirmizî)
Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.): “Ed-Dünyâ sâatün fec’alhâ tâaten.” buyurmuşlardır. Yani Dünya bir saattir; onu da Allâh’a ibâdetle geçir. (Ruhu’l-Beyan Tefsiri; Rum suresi âyet 56-57)
BEYT:
Sâat-i vâhidedir ömr-i cihân
Sâati tâate sarf eyle hemân.
(Dünyanın ömrü bir saattir.
Bu bir saat ömür nakdini taate, itaat ve ibadete harca.)
Hicrî: 22 Safer 1437 Fazilet Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder