قَالَ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: وَمَا
تَوَاضَعَ أَحَدٌ لِلهِ إِلَّا رَفَعَهُ اللهُ. (ت)
" الله إيجن تواضو كوسترن هج كمسه
يوقتوركى، الله اونون ( دنيا و آخرتده )
دره جسنى يوكسلتمسين ."
“Allah için tevâzu gösteren hiç kimse yoktur ki, Allah onun (dünyâ
ve âhirette) derecesini yükseltmesin.”
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 3 Zilkâde 1436 Fazilet
Takvimi
FÂTIMALAR
Dûme meliki Ükeydir, Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’e ipekli bir elbise hediye etmişti. Resûl-i Ekrem onu Hz. Ali’ye vererek:
“Bunu Fâtımalar’a başörtüsü olarak taksim et” buyurmuşlardı.
Rasûlullâh Efendimiz (s.a.v.)’in bu hadîsinde geçen Fâtımalar (Fevâtım) şunlardır:
1. Fâtımatu’z-Zehrâ (r. anhâ).
2. Hz. Ali’nin annesi Fâtıma binti Esed.
3. Hz. Hamza’nın kızı Fâtıma binti Hamza.
4. Akîl bin Ebî Talib’in hanımı olan Fâtıma binti Utbe bin Rebîa’dır.
Hazret-i Ali o kumaşı kesip bu dört Fâtıma arasında başörtüsü olarak taksim etmiştir.
Rasûlullâh (s.a.v.)’in doğumunda hizmeti geçen Fâtımalar’a da Fevâtım adı verilmektedir ki 7 Fâtıma’dır.
“Ben Fâtımalar’ın oğluyum” hadîsinde adı geçen Fevâtım, Resûlullâh (s.a.v.)’in nineleri arasında bulunan Fâtıma ismindekilerdir.
EMÎR TİMUR’UN TEVÂZUU
İmâm-ı Rabbânî Hazretleri Mektûbât-ı Şerîfesi’nde şöyle buyurdular:
“Emîr Timur aleyhirrahme, bir gün Buhârâ sokaklarının birinden geçmekteydi. Hâce Şâh-ı Nakşibend Hazretleri’nin dervişleri de medresenin sergilerini silkeliyorlardı. Emir Timur, İslâm’a olan bağlılığından, dervişlerin feyzinin bereketiyle şereflenmek için medresenin bu tozlarını, kendisi için sanki anber ve çok güzel bir koku kabul edip orada durdu.
İşte Emîr Timur, bu tevazuu ve inkisarı ile hüsn-i hâtime ile müşerref olmuştur. Emîr Timur’un vefatından sonra Şâh-ı Nakşibend Hazretleri, “Timur imanla öldü” buyurmuştur.” (Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî, 2/ m. 93)
Hicrî: 3 Zilkâde 1436 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder