قَالَ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ: مَنْ صَامَ رَمَضَانَ ثُمَّ أَتْبَعَهُ سِتًّا
مِنْ شَوَّالٍ كَانَ كَصِيَامِ الدَّهْرِ. (م)
" كيم رمضان اوروجونى طوطار صونره شوال آيندان ده آلطى كون
اوروج طوطارسه سنه نين تمامنى اوروجلى كجرمش كبى اولور ."
“Kim Ramazan orucunu tutar sonra Şevvâl ayından da altı gün oruç tutarsa senenin tamamını oruçlu geçirmiş gibi olur.”
(Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 4 Şevval 1436 Fazilet
Takvimi
PEYGAMBERİMİZİN TORUNLARINDAN: ÜMMÜ GÜLSÜM
Hz. Ali’nin (k.v.) ve Hz. Fâtıma (r. anhâ)’nın kızları olup Ümmü Gülsüm el-Kübrâ (r. anhâ) diye meşhûrdur.
Hazret-i Ömer (r.a.), Ümmü Gülsüm ile evlenmek istediğini söyleyince
Hz. Ali: “Ben kızımı Ca‘fer’in oğullarına vermeyi düşünüyordum, dedi.
Hz. Ömer:
“Kızını bana nikâhla. Zira yeryüzünde onunla güzel geçinmeyi benim
gibi isteyen bir adam daha bulunmaz” dedi. Hz. Ali “verdim”, dedi.
Muhâcirlerden bir kısmı Ravza-i Mutahhara’da; kabr-i şerîf ile minber
arasında otururlardı. Hz. Ömer bir mesele için istişâre etmek
istediğinde buraya gelip onlarla istişâre ederdi. O mecliste Ali, Osman,
Zübeyr, Talha ve Abdurrahman bin Avf hazretlerinin de bulunduğu bir
sırada Hz. Ömer gelip:
“Beni izdivâcım için tebrik ediniz” dedi. Onlar tebrik ettiler ve:
“Kiminle” dediler.
“Ali bin Ebî Tâlib’in kızıyla” dedi ve sonra:
“Peygamberimiz aleyhisselâtü vesselâm:
Kıyâmet gününde benim neseb ve sebebim haricinde bütün nesep ve sebepler kesilecektir.” buyurmuştu. Ben de Resûlullâh’ın Ashâbından olduğum gibi diğer hususta da bağ kurmak istedim, dedi.
Hz. Ömer’in vefâtından sonra babası Hz. Ali kızı Ümmü Gülsüm’ü amcazâdesi olan Avn bin Cafer-i Tayyar ile evlendirmiştir.
Onunla ilk defa Hz. Ömer (r.a.) evlenmiş, Zeyd ve Rukiyye isimlerinde
bir oğlu, bir kızları olmuştur. Bu iki şerefli dedesinden dolayı Zeyd
bin Ömer’e, “Zü’l-Hilâleyn” lâkabı verilmişti. (Tabakât-ı İbn-i Sa’d)
Hicrî: 4 Şevval 1436 Fazilet
Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder