قَالَ
رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ أَطْعَمَ أَخَاهُ خُبْزًا
حَتَّى يُشْبِعَهُ وَسَقَاهُ مِنَ الْمَاءِ حَتَّى يَرْوِيَهُ بَعَّدَهُ اللهُ
مِنَ النَّارِ سَبْعَ خَنَادِقَ. كُلُّ خَنْدَقٍ مَسِيرَةُ خَمْسِمِائَةِ عَامٍ.
(هب)
بيغمبر
أفندمز صلى الله عليه وسلم بيوردلر ." مؤمن
قردشينه _ دويورونجيه قدار _ أكمك (
يمك ) إكرام أدن قننجيه قدار صو إكرام أدن
كمسي الله تعالى جهنمدن يدى هندك
اوزاقلاشترير هر هندك بشيوز يللق يورومه مسافه سنده در ."
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “Mümin kardeşine
-doyuruncaya kadar- ekmek (yemek) ikrâm eden, kanıncaya kadar su ikram
eden kimseyi Allâhü Teâlâ cehennemden yedi hendek uzaklaştırır. Her
hendek beşyüz yıllık yürüme mesafesindedir.”
(Hadîs-i Şerîf, Beyhakî,
Şuabü’l-Îmân)
Hicrî: 04 ٌRamazan 1437 Fazilet Takvimi
HZ. EBÛBEKR-İ SIDDÎK’IN BİR HUTBESİ
“…Allah’tan korkmanızı ve sizi hidâyete ulaştıran Allâh’ın emirlerine sımsıkı sarılmanızı tavsiye ediyorum. İhlâstan
sonra İslâmiyet’in başlıca hidâyeti, Hz. Allâh’ın başınıza getirdiği
kimselerin emirlerini dinlemek ve onlara itâat etmektir. Çünkü, Allâh’a
ve emr-i bi’l-ma‘rûf ve nehy-i ani’l-münkerin ehli olan Ülül-emre itâat
eden, hakîkaten felâha ermiş ve üzerine düşen vazîfesini de yapmıştır.
Aman dikkat, sakın nefsinizin hevâ ve hevesine uymayın. Felâha
erenler, hevâ ve hevesine uymaktan, hırs ve öfkeden korunanlardır.
Sakın övünmeyin! Topraktan yaratılıp sonra tekrar toprağa
dönecek, sonra vücûdunu haşerâtın yiyeceği kimse neye övünür. O, bugün
hayattadır, yarın ölecektir. Her gün ve her saat ölüme hazırlanarak
hayırlı ameller işleyin. Mazlûmun bedduâsından sakının. Kendinizi
dünyada bir müsâfir, rûhu da emânet görün kendinizi ölmüşlerden sayın.
Sabredin. Muhakkak amellerin hepsi sabır ile olur…
Fıkıh öğrenin ve onunla amel edin. Takvâyı da öğrenip takvâlı olun.
Allâhü Teâlâ sizden önce geçenlerin ne yüzden helâk olduklarını ve ne
ile kurtulduklarını bildirmiştir. Kitabında helâl ve haramları, hangi
amellerin makbul olduğunu ve hangilerinin makbul olmadığını beyan
etmiştir…
Bilmiş olunuz ki, siz amellerinizi Allah için ihlâsla yaptığınız
müddetçe, Rabb’inize itâat etmiş, -İslâm’dan- nasîbinizi korumuş
olursunuz. Dîniniz için yaptığınız nâfile ibâdetleri önünüzde bir
hazırlık olarak görün. Amellerinizdeki noksanlarınız oradan tamamlanır.
Sonra, ey Allâh’ın kulları! Sizden önce geçen kardeşlerinizi ve
ahbâbınızı düşününüz. Onlar, işledikleri amellerin karşılığını hakkıyla
buldular ve buldukları ile kaldılar.
Allâhü Teâlâ’ya yakınlık ancak ona ibâdet ve emrine itâat etmekledir...”
(Târîhu’l-Hulefâ, İmam Suyûtî)
Hicrî: 04 ٌRamazan 1437 Fazilet Takvimi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder