25 Kasım 2015 Çarşamba

SULTAN BİRİNCİ AHMED’İN DİNDARLIĞI



.. أَنَّ رَجُلًا قَالَ يَا رَسُولَ اللهِ أَيُّ النَّاسِ خَيْرٌ قَالَ مَنْ طَالَ عُمُرُهُ وَحَسُنَ عَمَلُهُ قَالَ فَأَيُّ النَّاسِ شَرٌّ قَالَ مَنْ طَالَ عُمُرُهُ وَسَاءَ عَمَلُهُ. (ت)
" بر كمسه يا رسول الله ! إنسانلريك أك خيرلسى كمدر ؟ ديه صوردى بيغمبر أفنديمز  ( صلى الله عليه وسلم )  عمرى اوزون و عملى كوزل اولاندر بويورديلر إنسانلريك أك شرليسى كم در ؟ ديه صوردى . عمرى اوزون عملى كوتى اولان در . بويوردولر . "
Bir kimse Yâ Resûlallâh! ‘İnsanların en hayırlısı kimdir?’ diye sordu.Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ‘Ömrü uzun ve ameli güzel olandır.’ buyurdular.‘İnsanların en şerlisi kimdir?’ diye sordu. ‘Ömrü uzun, ameli kötü olandır.’ buyurdular.
(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)
Hicrî: 10 Safer  1437  Fazilet Takvimi 

SULTAN BİRİNCİ AHMED’İN DİNDARLIĞI


Sultân Birinci Ahmed Hân’ın hocası ve imâmı Mustafâ Sâfî Efendi anlattı:
Sultan Ahmed Han, ibâdete fevkalâde düşkün idi. Gençliğinde de asla nefsinin hevâsına kapılmayıp, kalbini daima Cenâb-ı Hakk’a ibâdete bağlamıştı. Onun hali Peygamberimiz (s.a.v)’in:
Yedi sınıf vardır ki başka hiçbir gölgenin olmadığı o günde Allâhü Teâlâ onları Arş-ı A’lâ’nın gölgesinde gölgelendirir: Adâletli sultan, Allâhü Teâlâ’nın ibâdetinde büyüyen genç, kalbi mescide bağlı adam…” hadîs-i şerifine uygun düşmüştür.
Resûlullâh Efendimizin sünnetine kuvvetle bağlı idi. Küçük günahları bile büyük görür yapmazdı, yakınlarındakileri daima günahlardan men eder ve iki cihanda aziz eden Allâh’ın emirlerine itaat ve ibadete teşvik ederdi.
Padişahın nedîmlerinden Hacı Mustafa Ağa naklettiğine göre Sultan Ahmed Han:
“Mevlâ’ya şevk ile ve zinde olarak ibâdet yapıldığında kalbde bir huzur meydana gelir ve kul, ibâdet için çektiği zahmet ve meşakkatten lezzet bulur. Cenâb-ı Hakk’a ibâdet bana aslâ zahmet olmaz, belki ruhuma gıdadır.” dedi. Ben de dedim ki:
“Ey cihan mülkünün padişahı! Bu cihanda ilim, zühd ve takva cinsinden bütün hayırlı amellerin hepsi sizin adâletinizin eseridir. Kökün dalları adâlet, meyvesi de ibadetlerdir.”
Sultan şöyle cevap verdi:
“Cümlemizi Hak yoluna hidâyet eden Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hazretleri, kâinât onun ayağının altındaki toz kadar kıymetli değil iken, bütün mahlukât onun sebebiyle vücut bulmuş iken, ismet sahibi ve günahları dahi bağışlanmış iken Cenâb-ı Hakk’ın nimetine şükür etmek için daima ibâdet ile meşgul idiler. Biz ona uymayalım mı?” (Zübdetü’t-Tevarih)
Hicrî: 10 Safer  1437  Fazilet Takvimi 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder