قال رسول الله صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لَا تَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ حَتَّى تُؤْمِنُوا وَلَا تُؤْمِنُوا حَتَّى تَحَابُّوا أَوَلَا أَدُلُّكُمْ عَلَى شَيْءٍ إِذَا فَعَلْتُمُوهُ تَحَابَبْتُمْ أَفْشُوا السَّلَامَ بَيْنَكُمْ. (م)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : إيمان أتمدكجه جنته كيرمزسنز . بربرينزى سومدكجه ده ( حقيله ) إيمان أتمش اولمازسنز . يابطيغنز تقديرده بربرينزى سومنزه سبب اولاجق بر شئ سزه بلديريم مى ؟ آرانزده سلامى ياينز ! . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “İman etmedikçe Cennet’e giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de (hakkıyla) iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi sevmenize sebep olacak bir şeyi size bildireyim mi? Aranızda selâmı yayınız!”
(Sahîh-i Müslim)
Hicrî: 28 Safer 1447 Fazilet Takvim
HZ. EBÛBEKR-İ SIDDÎK’IN VEFATI ÜZERİNE HZ. ALİ’NİN TAZİYESİ
Hazret-i Ebûbekir radıyallâhü anh vefat ettiğinde, Hazret-i Ali (k.v.) ağlayarak şöyle buyurmuştu:
“Ey Ebûbekir! Allah, sana rahmet etsin. Resûl-i Ekrem’in sâdık dostu, sır sahibi, en ziyâde itimâd ettiği ve istişâresine güvendiği zât sendin. Herkesten evvel Müslüman oldun. Allâh’tan en çok korkan, din için bütün varını sarf eden, Resûlullâh’a en ziyâde yardımcı olan sendin. Müslümanlara şefkatin, herkesten ziyâde idi. Ashâb’ın en faziletlisi idin.
Hidâyet, ahlâk, merhamet ve cömertlikte, içimizde Resûl-i Ekrem’e (s.a.v.) en ziyâde benzeyenimiz sendin.
Allâhü Teâlâ, seni İslâm’a ve Resûlüne yaptığın büyük hizmetlerden dolayı hayırla mükâfatlandırsın. Sen, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) işiten kulağı, gören gözü idin. İnsanlar, onu yalanlarken sen tasdîk ettin. Allâhü Teâlâ, Kitâb’ında seni Sıddîk diye isimlendirdi. İnsanlar cimrilik ettiklerinde sen her şeyini Resûlullah uğrunda harcadın. Hak yolunda tehlikeli zamanlarda insanlar otururken sen, Resûlullâh’ın yardımına koştun. En şiddetli hâllerde dahi Resûlullâh’a lâyıkıyla Ashâblık ettin.
Sen, Hicret’te mağarada Resûlullâh’ın yanında idin. Sekînet, senin üzerine indi. Hicret boyunca Resûl-i Ekrem’in (s.a.v.) refîki idin. Allâh’ın dininin hükümlerini icrâ etmekte Resûlullâh’ın (s.a.v.) ümmeti üzerine halifesi oldun, bu vazifeyi de en güzel şekilde îfâ ettin. İnsanlar, dinden çıktıklarında hiçbir peygamberin halifesinin yapamadığı şekilde Allâh’ın dinini kuvvetlendirdin.
Resûlullâh’ın (s.a.v.) sünnetinden bir an bile ayrılmadın.
Müminler için müşfik bir baba oldun. Onları, evlâdını korur gibi fenalıklardan muhafaza ettin. Zayıflarının yüklerini sırtlandın, zâyi edilen hakları sen yerine getirdin, bilmediklerini öğrettin.
Allâhü Teâlâ, seni peygamberine kavuşturdu, bizleri de senin acına sabrımızdan dolayı mükâfatlandırsın, senden sonra yolumuzu şaşırtmasın.”
Hicrî: 28 Safer 1447 Fazilet Takvim
SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder