25 Kasım 2016 Cuma

İMANDAN SONRA EN BÜYÜK İBÂDET: NAMAZ



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: اِسْتَقِيمُوا وَلَنْ تُحْصُوا وَاعْلَمُوا أَنَّ خَيْرَ أَعْمَالِكُمْ اَلصَّلَاةُ. (هـ)
بيغمبر أفندمز صلى الله عليه وسلم بيوردلر ."      دوسدوغرو اولونوز .  سز ( دوغرولوقدان آلاجاغنز أجرى )  آصلا صايامازسانز . بلنزكى سزيك عمللرنزيك أك خيرلسى نمز در . آنجق مؤمن اولانلر دواملى عبدستلى بولونور .
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “Dosdoğru olunuz. Siz, (doğruluktan alacağınız ecri) asla sayamazsınız. Biliniz ki sizin amellerinizin en hayırlısı namazdır. Ancak mümin olanlar devamlı abdestli bulunur.” 
Hadîs-i Şerîf, Sünen-i İbn-i Mace)
Hicrî:   25  Safer   1438  Fazilet Takvimi 

İMANDAN SONRA EN BÜYÜK İBÂDET: NAMAZ


Her akıllı, bâliğ (ergen) olan kimse, ehl-i sünnet itikâdı üzere îmânın şartlarını bilip îmân ettikten sonra beş vakit namazı Peygamberimizden (s.a.v.) bildirildiği üzere kılmalıdır. Beş vakit namazı, Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) hicretten evvel Mekke-i Mükerreme’de isrâ ve mi’râc ettikleri gecenin ertesi Ashâbına tebliğ buyurdular.
Namaz Kur’ân-ı Kerîm’de nice yerde “Salât” kelimesi ile emredilmiştir. Beş vakit edâ ettiğimiz namazın malum rükünler ve hususî fiilleri; Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) beyânları ve bizzât işlemeleri ile bilinmiştir.
Namaz, bütün farz amellerin aslı, dînin direği ve bütün ibâdetleri içine alan bir farzdır. Şöyle ki;
- Namazda tahâret ve setr-i avret şart olduğundan insâniyet ve mele-i a‘lâya (mukarreb meleklere) yakınlık vardır.
- Namazda örtünmek için giyilen elbiseye malı harcamak îcâb ettiğinden mâlî ibâdet olan zekât vardır.
- Ka’beye dönmek îcâb ettiğinden hac vardır.
- İbâdetten başka hiçbir fiil işlenmediğinden, i’tikâf vardır.
- Niyet şart olduğundan ihlâs vardır.
- İftitâh tekbiri; (Allâhü Ekber) ile yemek, içmek gibi mübahlar terk edildiğinden oruç vardır.
- Âdâbı üzere kıyam rükû ve secde etmek ve dâimâ huşûlu olmak itibariyle bütün bedenî ibâdetler vardır.
- Şeytanın vesveselerini uzaklaştırmaya çalışmak itibarıyla cihâd vardır.
- Cenâb-ı Hakk’a münâcât itibârıyla ibadetlerin gâyesi olan ma’rifet vardır.
- Bedenî ibadetlerin en üstünü olan Kur’ân-ı Kerîm okumak vardır.
- Îmânın aslı olan kelime-i şehadetin okunması vardır.
Her rükünden bir diğerine intikal ederken alınan tekbir ile Allâhü Teâlâ’nın hakkının yapılan ibâdetle ödenemeyeceği itirâf edilmiş olur. Bunda meleklere ve onların “mâ-abednâke hakka ibâdetike” (Sana hakkı ile ibâdet edemedik) sözlerine benzerlik vardır. (Ş. Dürri Yekta)
Hicrî:   25  Safer   1438  Fazilet Takvimi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder