29 Haziran 2014 Pazar

SADAKA VE ZEKÂTI KİMLERE VERMELİ?



Hadîs-i Şerîf:
 "Sahûr berekettir. Bir yudum su ile de olsa sahûru terk etmeyiniz. Zîrâ, sahûra kalkanlara Allâhü Teâlâ rahmet ve melekleri de istiğfar ederler."
(Hadîs-i Şerîf, Müsned-i Ahmed)
Hicrî: 26 Şaban 1435   •Fazilet Takvim

SADAKA VE ZEKÂTI KİMLERE VERMELİ?


Sadaka ve zekâtı vermek için nemalandıran, yani sadaka ve zekâtı iyilikte kullanan kimseleri seçmeli, onları gözetmelidir.
•   Dünyadan yüz çevirip yalnız âhiret için çalışan muttaki; Allâh'tan korkan fakirleri seçmelidir.
Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: "Yalnız müttakilerin (Allâh'tan korkanların) yemeğini ye. Senin yemeğini de yalnız müttakiler; Allâh'tan korkanlar yesin." 
(Ebu Davud ve Tirmizi)
Çünkü onlara yapılan yardım, onların takvalarını artırmaya hizmet
eder. Bu sâyede yardımda bulunan da ecir kazanır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuştur:
"Yemeğinizi müttakilere; Allâh'tan korkanlara yedirin. Sadakalarınızı
da mü'minlere verin." (îbnu 'l-Mübarek, El-Birr ve 's-Sıla)
"Allah için sevdiğin kimseye yemek ziyafeti ver." (îbnü 'l-Mübarek)
•    Bilhassa ilim sahibi olan fakirleri seçmelidir. Çünkü bunlara vermek ilimde kendilerine yardım etmektir. Allah rızasını kazanmak niyeti ile ilim tahsili en büyük ibadettir.
İbn-i Mübarek sadakalarını bilhassa âlimlerin fakirlerine verirdi. Kendisine niçin böyle yaptığı sorulduğunda buyurdular ki: "Ben, Peygamberlikten sonra ilimden daha üstün bir rütbe olduğunu zannetmiyorum.
Âlimlerden biri bir ihtiyaçla karşılaşınca onun ile meşgul olur da okuyamaz. Onun ihtiyacını temin edip okumasını sağlamak daha makbuldür."


BEYİT:

Eden tahrîb-i âlem inkisâr-ı kalbidir halkın,
Gönül yıkma, cihanı eylemek âbâd lazımsa.
                                                 (Namık Kemal)
(Alemin harap olmasına sebep, halkın gönül kırıklığıdır.
Sen cihanı mamur etmek istiyorsan hiç kimsenin gönlünü incitme.)
Hicrî: 26 Şaban 1435   •Fazilet Takvim


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder