قال سُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : تَرَكْتُ فِيكُمْ أَمْرَيْنِ لَنْ تَضِلُّوا مَا تَمَسَّكْتُمْ بِهِمَا كِتَابَ اللهِ وَسُنَّةَ نَبِيِّهِ. (موطأ)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : سزه إيكى شى براقدم . اونلره صارلديغنز متدتجه آصلا ضلالته دوشمزسنز . ( بو إيكى شى ) الله ، يك كتابى و بيغمبرينيك سنتى در . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Size iki şey bıraktım. Onlara sarıldığınız müddetçe aslâ dalâlete düşmezsiniz. (Bu iki şey) Allâh’ın kitâbı ve peygamberinin sünnetidir.”
(İmâm Mâlik, Muvatta’)
Hicrî: 19 Rebîulâhir 1447 Fazilet Takvim
HER MÜSLÜMANIN RİÂYET ETMESİ GEREKEN HUSÛSLAR -3
En’âm Sûresi’nin 153. âyet-i kerîmesinde -meâlen-:
“Şüphe yok ki bu (151. ve 152. âyet-i kerîmelerindeki emirler ve yasaklar), benim müstakîm (dosdoğru) yolumdur. Hep onu takip edin, başka yollar takip etmeyin ki sizi onun yolundan saptırıp parçalamasınlar. İşte bunu -peygamber yoluna uymak ve diğer muhtelif yollara uymamak husûsunu- Allâhü Teâlâ, size emretti ki korunasınız.” buyurulmuştur.
İbn-i Mes’ûd (r.a.) buyurmuştur ki:
“Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz, eliyle (yere) bir çizgi çizdi ve bize, “Bu, Allâh’ın dosdoğru yoludur.” buyurdu. Sonra bunun sağından ve solundan birçok çizgi daha çizdi, “Bunlar da birtakım yollardır ki her birinde bir şeytan vardır, ona çağırır.” buyurdu. Sonra da (En’âm Sûresi’nin 153.) âyet-i kerîmesini okudu.
Allâhü Teâlâ’nın emir ve tavsiye ettiği hükümler, Sevgili Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’in doğrudan doğruya tuttuğu yoldur. Onun tuttuğu yol, Allah yoludur. Allah yolunu bulmak isteyenler, Peygamber Efendimizin yoluna, sünnet-i seniyyesine sarılarak bunları tutmalıdır. Bu emirlere uyup yasaklardan kaçınmayan; yani Allâh’a şirk koşan, ebeveyenine kötülük eden, evlâdını öldüren, fuhşiyyât yapan veya haksız yere insan öldüren, yetim malına el uzatan, ölçüyü, teraziyi denk ve tam tutmayan, başkasının hukukuna tecavüz eyleyen, söz söylediği zaman adalet ve haktan ayrılan, Allâh’a verdiği ahidlerini yerine getirmeyen, Peygamber Efendimizin yoluna bağlanmayıp türlü türlü yollara saparak tevhidden ayrılan kimseler tefrikaya düşer, perişan olurlar.
İşte Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem’in yoluna ittibâ etmek ve diğer muhtelif yollara tâbi olmaktan kaçınmak husûsunu, Hz. Allah, size emretti ki fenalıklardan sakınıp tefrika ve ihtilaftan kurtularak tevhid dairesinde, Allâh’ın korumasında bulunasınız. Bu da Peygambere ittibâ etmek ve bu esaslara sarılıp dâima birlik yönünü tutmakla olur.
Hicrî: 19 Rebîulâhir 1447 Fazilet Takvim

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder