25 Eylül 2024 Çarşamba

GÜNAH İŞLEMENİN BAZI ZARARLARI


 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللهِ دَوَاءٌ مِنْ تِسْعَةٍ وَتِسْعِينَ دَاءً أَيْسَرُهَا الْهَمُّ. (طس)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : ‘‘ لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللهْ ’’ ( دمك ) ، أك حفيفى غام ( دينى و دنيوى صقنطى ) اولمق أؤزر دوقسان دوقوز حصطليغه شفادر  . "

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:  “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh’ (demek), en hafifi gam (dînî ve dünyevî sıkıntı) olmak üzere doksan dokuz hastalığa şifâdır.”

(Taberânî, el-Mu’cemü’l-Evsat)

Hicrî:    22  Rebîulevvel  1446  Fazilet Takvim

 

GÜNAH İŞLEMENİN BAZI ZARARLARI

 

İsyan ve günahların birçok zararı olup bazıları şunlardır:

  • İlimden mahrum eyler. İlim bir nurdur, Hak Celle ve Alâ Hazretleri kulunun kalbine, o nuru yerleştirir. Masiyet ise o nuru söndürür. Masiyet ehlinin gördüğü ve işittiği hatırında kalmaz. İmâm Şâfiî (rah.) Hazretleri şöyle buyurmuştur:

Ezberimin zayıflığından hocam Veki’ rahmetullâhi aleyh’e şikâyet ettim. O da beni günahları terke irşâd eyledi ve dedi ki: “Bilmiş ol ki ilim bir nurdur. Hak Teâlâ Hazretlerinin nuru ise günahkâr kimseye verilmez.”

  • İlimden mahrum olduğu gibi rızık bereketinden dahi mahrum olur. Nitekim hadîs-i şerifte, “Hiç şüphesiz ki kul, işlediği günah sebebiyle (bol) rızıktan mahrum bırakılır.” buyurulmuştur.
  • Günahkâr kul, Allâhü Teâlâ’nın rahmetinden mahrum kalır.
  • İşleri zorlaşır, muvaffak olamaz. Neye girişse sonunu getiremez.
  • Kalbi zulmetlerle dolu olur. Gittikçe bidat ve dalâlete düşer.
  • Zayıf kalpli olur. Allâhü Teâlâ’ya itaatten mahrum kalır. Ömürleri bereketsiz olur. Hak Teâlâ Hazretlerinden yüz çevirip isyan ve günahlarla meşgul olunca hayatının günleri zâyi olur, bereketi kalmaz.
  • İsyankâr olan ve günah işleyen kimse halk arasında hakir görülür. Masiyet, akıl nurunu söndürdüğü için aklı fâsid olur.
  • Kişinin saadet ve nimetini zâyi eder. “Ve size musîbetten her ne şey isabet ederse kendi ellerinizin kazandığı şey sebebiyledir.” meâlindeki, Şûrâ Sûresi’nin 30. âyet-i kerîmesinin muktezâsınca kişiye her bela ve musibet, kendi yaptığı şey sebebi ile gelir.
  • Binâenaleyh kişi, saadet ve nimet içinde iken kadrini kıymetini bilip şükrünü îfâ ederek o nimetin devamlı olmasını talep etmeli, isyan ve günahlardan kaçınmalıdır.

Hicrî:    22 Rebîulevvel  1446  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder