14 Aralık 2025 Pazar

HÂLİN KONUŞMASI DİLİN KONUŞMASINDAN EVLÂDIR


قال سُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : إِنَّكَ لَمْ تَزَلْ سَالِمًا مَا سَكَتَّ فَإِذَا تَكَلَّمْتَ كُتِبَ لَكَ أَوْ عَلَيْكَ. (طب)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : محقق سن ، ( بوش و لزمسزسوزلردن ) سكوت أتديكيك متدتجه دائما سلامتده اولورسون . قونشديغون زمان إيسه كلاميك يا لهنه يازلر ويا عليهنه . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Muhakkak sen, (boş ve lüzumsuz sözlerden) sükût ettiğin müddetçe dâimâ selâmette olursun. Konuştuğun zaman ise kelâmın ya lehine yazılır veya aleyhine.”

(Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)

Hicrî:  24  Cemâziyelâhir   1447  Fazilet Takvim

 

HÂLİN KONUŞMASI DİLİN KONUŞMASINDAN EVLÂDIR

 

Sözün tesir ve kıymeti, söyleyenin hâline göredir. Eğer konuşan kimse maneviyat ehli, ihlaslı ve insanların hayrını dileyen bir kimse ise sözü, dinleyenlerin kalplerine ulaşır. Şâyet riyakâr yahut gafil bir kimse ise kelâmının ulaşacağı son nokta, dinleyenlerin kulaklarıdır.

Bir sözün faydalı olduğunun alâmeti, kalplere ve ruha tesir etmesidir. Gafil bir kimse o sözü işittiği zaman, uyanır, gafletten kurtulur; günahkâr bir kimse onu işittiği zaman tevbe edip günahından dönme arzusu duyar; zâhid bir kimse işittiği zaman, daha çok ibadete yönelir ve Rabb’ine şevki artar.

Ağızdan çıkan her sözde, kalbin tesiri vardır. Bu sebeple Hazret-i Ali kerremallâhü vecheh buyurmuşlardır ki: “Konuşan kimsenin nasıl birisi olduğunu, hemen o anda anlarız. Fakat konuşmayıp dâima sükût eden kimseyi ise ancak bir günde tanıyabiliriz.”

Denilmiştir ki: “İnsanlar, kapalı birer dükkân gibidirler. Konuştukları zaman kapılarını açmış olurlar. İşte o zaman, baytar ile attarın kim olduğu ortaya çıkar.”

“Söz, kalpten çıktığı zaman kalbe ulaşır. Sadece lisandan çıktığı zaman ancak kulaklara ulaşabilir. Hâlin tesiri, sözün tesirinden daha kuvvetlidir. Fakat hâl ile söz birleşirse taşkın bir deniz ve göklerdeki parlak bir yıldız gibi (tesirli) olur.”

Âriflerden birisi demiştir ki: “Kalbi, ruhuna bağlı olanın sözü, manevî olur. Kalpten, en geniş sahalara yayılır. Kalbi, nefsine bağlı olanların sözleri ise histen ibarettir. Yani konuşma hissinin, zâhire çıkarılmasından başka bir şey değildir. Kalp kulağını mühürleyen kimseye dünya perdelenir, artık ne kendisi duyar ne de kendisini duyan olur.”

İnsanlardan bazıları vardır ki lisanları âlim, kalpleri cahildir. Bunların alâmetleri ise dünya kelâmını, âhiret kelâmına veya hissî konuşmayı, manevî konuşmaya tercih etmeleridir. Bunun gibisini gördüğün zaman, ondan mutlaka sakın! Zira onun kalbi ölüdür.

Hicrî:  24 Cemâziyelâhir  1447  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

KONU BAŞLIKLARI 2

KONU BAŞLIKLARI 3

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder