قال سُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لاَ تَزَالُ هٰذِهِ الأُمَّةُ بِخَيْرٍ إِذَا قَالَتْ صَدَقَتْ وَإِذَا حَكَمَتْ عَدَلَتْ وَإِذَا اسْتُرْحِمَتْ رَحِمَتْ. (طس)
رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : قونشدقلرى زمان ، دوغرى سويلدكلرى ، حكم وردكلرى زمان ، عدالتلى اولدقلرى و مرحمت ديلينه مرحمتلى داوراندقلرى متدتجه بو أمت دائما خير أؤزره اولورلر . "
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Konuştukları zaman, doğru söyledikleri, hüküm verdikleri zaman, adaletli oldukları ve merhamet dileyene merhametli davrandıkları müddetçe bu ümmet dâima hayır üzere olurlar.”
(Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Evsat)
Hicrî: 26 Cemâziyelâhir 1447 Fazilet Takvim
Ashâb-ı Bedir: TALHA BİN UBEYDULLÂH -2
Hz. Talha (r.a.), Uhud Gazâsı’nda, Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimize siper olup düşman tarafından gelen oklara mâni olmaya çalışırken eli sakatlanmış ve 75 yerinden yaralanmıştır. Peygamberimiz (s.a.v.), Hz. Talha’nın bu gazâdaki fedâkârlıkları ile Cennet’i, nefsine vacip kıldığını haber vermişlerdir.
Hz. Ali (k.v.), “Resûlullah Efendimizin, ‘Talha ve Zübeyr, Cennet’te benim komşularımdır’ buyurduklarını, bizzât kulaklarımla işittim.” buyurmuştur.
Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz, Hz. Talha’yı çok severdi. Onu göremeyince; “Ne oldu ki ben o güzel yüzlü, tatlı dilli dostumuzu göremiyorum!” buyurup onu sorarlardı.
Hz. Talha (r.a.), zenginliği ve cömertliği ile meşhurdur. Demiştir ki: “Resûlullah (s.a.v.), Uhud günü bana, ‘Talhatü’l-Hayr’, Ceyşü’l-Usre (Tebûk Gazâsı) günü ‘Talhatü’l-Feyyâz’, Huneyn günü de ‘Talhatü’l-Cûd’ diye isim verdiler.” Aşireti olan Teymoğullarından kimseyi muhtaç bırakmaz, hepsine ihsanda bulunurdu. Evli olmayanları evlendirir, fakirleri istihdâm eder, borçlu olanların borçlarını öderdi.
Peygamberimiz (s.a.v.), Zû Kared Gazâsı’nda Beysan denilen bir su kuyusuna uğramış ve adını sormuştu. Ashâb-ı Kirâm, “Yâ Rasûlallah! Kuyunun adı Beysan’dır, çok tuzlu ve acıdır!” dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz, “Hayır! Onun adı Naʻmân’dır ve suyu da hoş ve tatlıdır!” buyurarak kuyunun adını değiştirdiler. Bir mucize olarak, Allâhü Teâlâ, suyun tadını da değiştirdi, acılığını giderdi. Hz. Talha, bu kuyuyu satın alarak Müslümanlara vakfetti. Bir de deve boğazlayarak halka ziyafet verdi. Bunun üzerine, Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Ey Talha! Sen Feyyâz’sın!” buyurdular. Bundan sonra, o, Talhatü’l-Feyyâz diye de anıldı.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bir gün ona bakarak: “Bir kimse, yeryüzünde yürüyen şehit görmeyi arzu ederse, Talha’ya baksın!” buyurmuşlardır.
Hz. Ömer’in, kendisinden sonra halifenin içlerinden seçilmesini vasiyet ettiği 6 kişilik şûrâ heyetinin bir âzâsıdır.
Talha bin Ubeydullâh Hazretleri, 62 veya 64 yaşında olduğu hâlde hicretin 36. senesinde vefat etmiştir.
Hicrî: 26 Cemâziyelâhir 1447 Fazilet Takvim

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder