12 Aralık 2025 Cuma

NAMAZ, PEK BÜYÜK BİR İBADETTİR


 

قال سُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : اِنَّ اللهَ تَعَالَى قَالَ :مَا تَقَرَّبَ إِلَيَّ عَبْدِي بِشَيْءٍ أَحَبَّ إِلَيَّ مِمَّا افْتَرَضْتُ عَلَيْهِ. (خ)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : الله تعالى بيوردوكى ؛ ‘ قلم ، كندسنه فرض قلديغم شيلرى أدا أتمكدن دها سوملى بر شيله بانا ياقلاشمش اولاماز . "

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:  Allâhü Teâlâ buyurdu ki: ‘Kulum, kendisine farz kıldığım şeyleri edâ etmekten daha sevimli bir şeyle bana yaklaşmış olamaz.”

(Sahîh-i Buhârî)

Hicrî:  22  Cemâziyelâhir   1447  Fazilet Takvim

 

NAMAZ, PEK BÜYÜK BİR İBADETTİR

 

Namaz, pek büyük bir ibadettir. Zira yedi kat semâda Cenâb-ı Hakk’a ibadet eden meleklerin bütün ibadetlerini kendisinde toplar. Her kattaki melâike bir nevi ibadet ile meşguldür; bir kattaki kıyâmda, diğer kattaki rükûda, bir diğeri de secdededir. Böyle her kattaki meleklerin ibadetleri, kıldığımız namazda toplanmıştır ki hepsinden nasibimiz olsun.

Kur’ân-ı Kerîm’de “salât (namaz)” lafzı hep “ikâme (hakkıyla kılmak)” lafzı ile birlikte gelmiştir; yani müminler, namazlarını hakkıyla kılarlar diye vârid olmuştur. Ancak münafıkların namazları ise sadece “kılmak” diye beyân edilmiştir. Bundan anlaşılan, namaz kılanların çok, ama hakkıyla namaz kılabilenlerin az olduğudur. Nitekim Hazret-i Ömer (r.a.), “Binekleriyle Kâbe-i Muazzama’ya gelenler pek çoktur ama gerçek hacı olabilenler pek azdır” buyurmuştur. Onun için namazı gafletle değil, uyanık bir kalple edâ etmelidir.

 

SEYYİD BATTÂL GAZİ VE KÜLLİYESİ

 

Battâl Gazi’nin asıl adı Abdullah el-Battâl olup Antakyalıdır. İstanbul üzerine sefer eden Mesleme bin Abdülmelik’in öncü kuvvetlerinin emîrlerinden ve Emevî kumandanlarından, şecâat ve bahadırlığı ile meşhur bir İslâm kahramanıdır.

Mesleme’nin İstanbul seferi çok zahmetli olmuş, kışı Anadolu’da geçiren İslâm askerine erzak ve asker desteği gönderilememişti. Battâl Gazi, bu sıkıntılı seferde ve daha sonrasında pek çok kahramanlık göstermiştir. Battâl Gazi’nin hayatı serhadlerde geçmiş; pek çok gazâlarda bulunmuş ve Bizans devletine korku salmış idi. Hicret’in 112. (M. 730-731) senesinde Rûmlarla cenk ederken şehit oldu. Kabri, Eskişehir’de, isminin verildiği Seyitgazi ilçesindedir.

Battâl Gazi’ye, ‘Şecâat nedir?’ diye sordular, ‘Bir anlık sabırdır.’ cevabını verdi.

Şehit düştüğü Seyitgazi’de bulunan kabri yanına, cami, medrese, imarethane ve dergâh gibi kısımlar, inşa edilerek burası bir külliye hâlini almıştır.

Hicrî:  22 Cemâziyelâhir  1447  Fazilet Takvim

 

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"

KONU BAŞLIKLARI 2

KONU BAŞLIKLARI 3

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder