TIBB-I NEBEVÎ’DEN: MANEVÎ HASTALIKLARIN İLACI

 

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : لِكُلِّ دَاءٍ دَوَاءٌ وَدَوَاءُ الذُّنُوبِ اَلْاِسْتِغْفَارُ. (الجامع الصغير)

رسول الله أفنديمز ( ﷺ ) بيوردولر : هر درديك بر دواسى واردر . كوناحلريك دواسى ده إستغفاردر . "

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:  “Her derdin bir devası vardır. Günahların devası da istiğfardır.”

(Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr)

Hicrî:    21  Rebîulevvel  1446  Fazilet Takvim

 

TIBB-I NEBEVÎ’DEN: MANEVÎ HASTALIKLARIN İLACI

 

İki türlü hastalık vardır ki biri kalbî (manevî) hastalık, diğeri de bedenî hastalıktır.

Birinci kısmın tedavisi, Resûlullah sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem Hazretlerine ve onun hakîkî vârislerine mahsustur. Onlar kalplerin tabibidir. Zira kalplerin tedavisi, kalbin hâline muttali olduktan sonra olur. Ona muttali olan ise Hak Teâlâ Hazretleri ve onun bildirmesi ile Resûlullah (s.a.v.) Efendimizdir.

İkinci kısmın tedavisi de, Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz Hazretlerinden bir miktar naklolunmuştur. Ve tabipler bu husûsta ciltlerce kitaplar telif etmişlerdir. Fahr-i Kâinat sallallâhü aleyhi ve sellem Hazretlerinin beden hastalıklarının tedavi ve ilaçları ile çok meşgul olmamalarının sebebi, asıl vazifesinin halkı, Hakk’a davet etmek olması idi. Bu sebeple himmetlerinin çoğu bu tarafa idi. Amma ibadetler ve tâatler, bedenin sıhhati ile hâsıl olduğu için hâcet miktarı, beden tıbbıyla da alâkadar oldular. Bununla birlikte, asıl himmeti, kalbin ıslahı tarafına idi. Çünkü kalp fâsid olunca bedenin sıhhatinin faydası yoktur. Ve kalp sahih, doğru olunca bedenin hastalığının çok zararı yoktur, geçer gider ve nice dâimî menfaatler ecir olarak verilir.

Hastalıklar bedene nasıl zarar verirse isyan ve günahlar dahi kalbe öyle zarar verir. Kişi, Cenâb-ı Hakk’ın yasakladığından kaçınır, tevbe-i nasuh ile tevbe ve istiğfar ederse, o kimse bütün hayırları talep etmiş olur ve bütün şer ve fesattan kaçmış olur. Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem “Her derdin bir devası vardır. Günahların devası da istiğfardır” buyurmuşlardır.

Diğer bir hadîs-i şerifte, “Dikkat edin! Size asıl hastalığınızı ve onun devasını bildireyim mi? Muhakkak sizin hastalığınız günahlar, devanız da istiğfardır.” buyurulmuştur.

Bu hadîs-i şerîfler delâlet eder ki günah ve isyan da birer manevî hastalıktır. Bunun devası ise ancak istiğfardır.

Hicrî:    21 Rebîulevvel  1446  Fazilet Takvim

 

SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ"